Kaynak:
http://sendika62.org/
Sendika.Org okurları için, nihai zafere giden yolda
kazanılan bu ilk zaferin nasıl yaşandığını, Ekim Devrimi’ni, Bolşevikleri ve
Lenin’i anlatan kitaplardan bir seçki hazırladık
“Bu ilk zafer, nihai zafer değil henüz. Ekim devrimimiz
sadece bizim cephemizde ve emsalsiz cefalar ve güçlükler, işitilmemiş acılar
içinde ve büyük yanılgılar ve hatalarla gerçekleştirildi. Sanki yanılgılar
olmaksızın, hata yapılmaksızın tek başına, geri bir halk, dünyanın en güçlü ve
en ileri ülkelerin emperyalist savaşının üstesinden gelebilirmiş gibi!
Hatalarımızı söylemekten korkmuyoruz ve onları düzeltebilmesini öğrenmek için
bu hatalarımızı değerlendireceğiz. Ama gerçek gerçek olarak kalacaktır.
Yüzlerce, binlerce yıldır ilk kez, efendiler arasındaki savaşa, kölelerin bütün
efendilerine karşı yapacağı savaş ile ‘cevap vermek’ doğrultusunda verilen söz
eksiksiz yerine getirildi…”
Büyük Ekim Devrimi’nin lideri Vladimir İlyiç Ulyanov Lenin,
devrimin dördüncü yıldönümü vesilesiyle kaleme aldığı yazıda böyle diyordu.
Birinci Dünya Savaşı sürerken, savaşın taraflarından
Rusya’da “ekmek, barış, özgürlük” sloganıyla işçileri ve köylüleri devrime
çağıran Lenin liderliğindeki Bolşevikler, iktidarı ele geçirerek dünyadaki ilk
sosyalist devleti kurmuştur. 7 Kasım (Rusya’da o dönemde kullanılan Jülyen
Takvimi’ne göre 25 Ekim) 1917’de gerçekleşen bu devrim, tarihin akışını
değiştirmiş, dünyayı insanlığın kurtuluşu doğrultusunda değiştirmek isteyenlere
büyük dersler bırakmıştır.
Sendika.Org okurları için, nihai zafere giden yolda
kazanılan bu ilk zaferin nasıl yaşandığını, Ekim Devrimi’ni, Bolşevikleri ve
Lenin’i anlatan kitaplardan bir seçki hazırladık.
Dünyayı
Sarsan On Gün
John
Reed
Lenin’in “İşte milyonlarca basılmasını ve bütün dillere
çevrilmesini görmek isteyeceğim kitap” diye andığı Dünyayı Sarsan On Gün, iyi
bir başlangıç kitabı. Ekim Devrimi’ni günbegün izleyen Amerikalı gazeteci John
Reed’in kaleminden klasik bir anlatı olan bu kitabı eşsiz kılan, başkaldırının
açığa çıkardığı yaratıcı enerjiyle kaleme alınmış olmasıdır. Kitap son olarak
Yordam Yayınları tarafından Türkçeye çevrilerek yayımlanmıştır.
***
Devrime
Doğru (Petrograd Bolşevikleri ve 1917 Temmuz Ayaklanması)
Alexander
Rabinowitch
Tarih profesörü Alexander Rabinowitch, tarihin en
büyük dönüm noktalarından birini oluşturan 1917 Sovyet Devrimi üzerine
yürüttüğü yoğun çalışmanın sonuçlarını üç kitapta toplamıştır. Yordam yayınları
tarafından yakın zamanda Türkçeye kazandırılan üçleme, pek çok yorumcu
tarafından en kapsamlı ve başarılı 1917 Sovyet Devrimi incelemesi olarak
görülmektedir. Devrime Doğru, 1917 Şubat’ında Çarlığın yıkılması ile
Ekim’deki muzaffer sosyalist devrim arasındaki olayları, özellikle de Petrograd
merkezli Temmuz Ayaklanması’nı inceliyor.
Bolşevikler
İktidara Geliyor (Petrograd’da 1917 Devrimi)
A.Rabinowitch
Başarısız Temmuz ayaklanmasının ardından Ekim Devrimi’ne
uzanan birkaç aylık süreçte neler yaşandığını anlatan Bolşevikler İktidara
Geliyor Rus ve Sovyet tarihi üzerine çalışan uzmanların çoğunun üzerinde
birleştiği kanaate göre, “Rus Devrimi üzerine yazılmış en iyi kitap.”
Bolşevikler
İktidarda (Petrograd’da Sovyet Devrimi’nin ilk yılı)
A.Rabinowitch
Rabinowitch bu kitapta, Sovyet iktidarının ilk yılına
odaklanıyor. Kitapta, muzaffer bir devrimin muktedir bir devlete, “isyancıların
yöneticilere” dönüşme sürecine; geri adım ve ileri hamleleri, zafer duyguları
ve yenilgi kaygıları, ittifakları ve ayrışmaları, kısacası tüm coşku ve
gerilimleriyle tanıklık ediyor.
***
Sovyet
Rusya Tarihi / Bolşevik Devrimi I-II- III
Edward
Hallet Carr
Ekim Devrimi üzerine en kapsamlı çalışmalardan biri de
Metis yayınları tarafından Türkçeye kazandırılan Edward Hallet Carr’ın üç
ciltlik Sovyet Rusya Tarihi’dir.
Cilt I
İlk cilt, Bolşevizm’in doğuşunu ve gelişmesini, 1905 ve
1917 devrimlerini ve Sovyet iktidarını içeriyor. Kitabın Türkçe literatüre
yaptığı daha önemli katkı ise, parti, Sovyet ve iktidar aygıtları arasındaki
ilişkilere iktidarda ve Sovyet yönetimindeki merkezileşmeye, milletlerin kendi
kaderini tayin hakkı uygulamalarına ilişkin çok zengin bir kaynak
oluşturmasıdır.
Cilt
II
“Ekonomik Düzen” başlığını taşıyan bu ciltte devrimin hemen
sonrasındaki tarım, sanayi, ticaret, emek ve sendika, dağıtım ve para
politikaları inceleniyor. Devrimin ekonomik hayata etkileri, savaş komünizmi,
NEP dönemi ve planlamanın ilk adımları 1917-1923 arasının alt kronolojik
dönemleri olarak ele alınıyor.
Bir krizin, yoğun mücadelelerin, teori ve programla gerçek
hayat arasındaki zıtlıkların tarihidir bu cilt: Bir yandan devrim için siyasi
iktidarın alınmasının yetmediği ortaya çıkar, diğer yandan Bolşeviklerin
Rusya’da sosyalizme geçiş için desteğini umdukları Avrupa devrimi
gelmemektedir… Burada anlatılan tarihin, sosyalizm düşüncesinin nasıl
devletçiliğe itildiğinin, devletçiliğin sınırları içine hapsolduğunun tarihi
olduğu da söylenebilir; Carr’ın bugünkü okurları için, “duvarın yıkılışını”
görmüş yirminci yüzyıl sonundaki okurları için kitabın taşıdığı anlam da budur.
Cilt III
Carr yapıtın sonunu, Sovyet tarihinde belli bir dönemin
sonuna yerleştirmiştir: 1922-23 kışında rejim yerleşmiş, ilk kez bir güvenlik
hissi doğmuş, ekonomik iyileştirme dalgası zirveye ulaşmıştır. Yeni tarım ve
çalışma kanunları ile medeni kanun hukuki istikrar vaat etmektedir. Devrim
yatışmıştır – Carr bundan sonrasını artık farklı, yeni bir dönem olarak
değerlendirir.
Bu üçüncü cilt, Sovyet Rusya’nın dış dünyayla kurduğu çok
renkli, ama bir o kadar da karmaşık, iç içe geçmiş ilişkilerini, keskin ayrımlara
gitmeden resmin bütününü canlandırarak anlatmayı başarıyor. Bu cildi okurken,
artık uzak bir geçmişte, 20. yüzyılın başında kalmış uluslararası olguların
aynı zamanda bugüne, bizlere ne kadar yakın olduğunu düşünmemek mümkün değil.
***
Lenin
döneminde Leninizm I – II
Marcel
Liebman
‘Leninizm içinden çıktığı ve geliştiği tarihsel ortamdan
ayrılamaz. Leninizmin çözümlenmesi canlı evrimi içinde Leninizmin bir tarihi
olmak zorundadır ve Leninizmin tarihi Rus devriminin tarihinden ayrılamaz.
Devrim mücadelesinde olayların Lenin’in düşüncesine yaptığı sürekli etkileşim
gözönünde tutulmadıkça, Leninizmin doğası ve geçirdiği değişiklikler
kavranamaz. Özelde Lenin’in politikası ve kuramları, kitlelerin eylemleriyle
Sovyet toplumunun gerçekliğinin etkilerinden ayrılamaz. Bu nedenle Leninizmi
konu alan elinizdeki kitap aynı zamanda Rus halkının devrimci zaferleri ve
Lenin’in Rusya’sında politik, ekonomik, toplumsal ve kültürel yaşamın ilk
gelişmeleriyle ilgili bir kitaptır.’
***
Lenin
I-II-III-IV – Tony Cliff
Lenin’i her şeyi bilen bir peygamber gibi göstermek onun
entelektüel gelişimine ve işçi sınıfı mücadelesinin koşullarındaki
değişikliklerden öğrenme yeteneğine hakaret etmektir. Lenin her şeyden önce, gençliğinde
Rusya’da tamamen egemen olan narodnizm geleneğinden kendini kurtarmak için çok
uğraşmış, çok düşünmüştür. Marksizmde karar kıldıktan sonra bile, her an
mücadeleyi yönlendirebilmek ve bunun taleplerine teorik-siyasal ifadeler
kazandırabilecek anlayışları geliştirebilmek üzere sınıf mücadelesinin her an değişen
koşullarını çok iyi gözlemlemek ve bunlardan öğrenmek zorunda kalmıştır.
İlk cilt, Rusya’da 1880’lerde ilk Marksist çevrelerin
ortaya çıkışından 1914’te Bolşevik Partisi’nin sınıf içinde etkin bir partiye
dönüşmesine kadar geçen dönemi ve Lenin’in bu süreç içindeki rolünü ele alıyor.
Diğer üç cilt ise sırasıyla 1914’te ilk emperyalist paylaşım savaşının patlak
vermesinden 1917’de Rusya’da “Tüm iktidar Sovyetlere!” sloganının
gerçekleşmesine kadar geçen dönemi; 1917-1920 arasında devrimin zorlu günlerini;
ve son olarak, Lenin’in ölümüne kadar geçen dönemde Bolşevikler’in dünya
devrimi perspektiflerini ve Komintern’i inceliyor.
***
Bolşevik
Partisi Tarihi – J. Stalin
J. Stalin başkanlığında bir heyet tarafından hazırlanan ve
Stalin’in Eserleri’nde yer alan “Bolşevik Partisi Tarihi” Bilim ve Sosyalizm
Yayınları tarafından yayımlanmıştır.
***
1905’ten
1917’ye Rus Devrimleri – Murray Bookchin
Devrimci Halk Hareketleri Tarihi dizisinin 3. Kitabı.
Dipnot yayınlarından. Eleştirel bir bakış…
“Proleter devrimler çağını başlatan bu iki olaya
heterodoks, ama aynı zamanda gerçekçi bir bakış açısıyla yaklaşan Bookchin,
eski düzeni yıkıp yepyeni bir düzen kurmak amacıyla üretilen devrimci
doktrinlerdeki doğru ve yanlış yönleri zamanın sınamasından geçirerek derinlemesine
irdelemektedir. 1917 Bolşevik Devrimi’ni Avrupa sosyalizminin bir ifadesi
olarak gören Bookchin, zamanın en işe yarar devrimci fikirlerinin Rusya’daki
Sol Sosyalist Devrimciler tarafından dile getirildiğini, onların devrimci
halkçılığının Şubat Devrimi sonrasında Rusya’nın sürüklendiği krize en iyi
çözümü sunduğunu belirtmektedir.”
***
Rusya’da
Sovyetler (1905-1921) – Oscar Anweiler Ayrıntı yayınları
Oskar Anweiler’in Rusya’da Sovyetler (1905-1921),
sovyetlerin doğuşunu, gelişmesini ve yok oluşunu bütün ayrıntılarıyla
anlatıyor.
Sendika.Org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder