Moskova

Moskova

10 Mayıs 2016 Salı

Turuskaya



M. Hakkı Yazıcı
Kaynak: TurkRus.com 


Serkan’ı geçenlerde bir sabah çok dertli gördüm.

“Hayırdır, hangi denizlerde, hangi gemin battı?” diye sordum.

O sırada cep telefonu çaldı; cevap veremedi.

Duymasa da, “Sende çok gemi vardır, dert etme,” dedim.

Telefon konuşması bitti, bir diğeri başladı. Sonra bir diğeri daha…

Neden sonra yanıma geldi. Konuyu unutmamıştı.

“Yahu,” dedi, “İyice komplekse giriyorum galiba.”

“Nasıl yani?”

“Benim Turuskayam, makaraya almaya başladı beni.”

“Turuskaya da neymiş?”

“Benim kız. Annesi yeni bir şey türetti. Kızını benim tatlı Turuskayam diye seviyor.”

“Hiç duymadım, böyle bir sözcük mü var?”

“Benim hanımın icadı. Türk kadınlarına Turçanka, Rus kadınlarına da Ruskaya diyorlar ya. Bizim kız da babası Türk, anası Rus, yani Türk-Rus melezi olunca Tanya Turuskayam diye çağırıyor onu. Evin içinde ‘Turuskaya maya’ aşağı, ‘Turuskaya maya’ yukarı...”

“İlginç. Bakarsın bu sözcük tutar, Rusça ve hatta Türkçe söz dağarcığına katkı olur,” dedim.

“Peki,” diye devam ettim, “Bu iyice komplekse girme olayı ne iş?”

“Sorma,” diye içini çekip anlatmaya başladı.

Serkan’ın Turuskayası artık büyüdü, masal yaşına geldi ya, her akşam annesi, babası uyumadan önce masal anlatmazsa yatağa girmiyormuş. Serkan’ın karısı Tatyana bir kucak dolusu masal kitabı almış, her akşam uyumadan önce yatağın başında okuyorlarmış.
Son zamanlarda tutturmuş “Annem okumasın; babamı istiyorum,” diye.

“Ne güzel, sevinmen lazım; anlaşılan seni daha çok seviyor,” dedim.

"Yok yahu, değil. Önce ben de öyle zannedip, seviniyordum,” dedi.

“Neyse. Zaten çocuk ikinizi de çok seviyordur.”

“Bazen malum bizim mesai sarkıyor, işten erken çıkamıyorum. Uzun iş seyahatleri de var ya, iyice strese giriyorum. Ben eve gitmeden yatağa girmiyor.”

Turuskayası Serkan masal kitabını okurken kıkır kıkır gülüyormuş.

Önceleri masalın içindeki komik olaylara gülüyor diye düşünmüş. Ancak gülünecek bir şey olmasa da gülüyormuş.

Serkan, senelerdir Rusya’da, Rusçası derdini anlatmaya yetiyor, ancak minik Turuskayası artık babasından daha iyi Rusça konuşuyor. İlginç, çocuklar ne kadar çabuk öğreniyorlar herşeyi!?

Sonunda çocuğun niye güldüğünü, Serkan’ın komplekse girmesine neyin neden olduğunu anlıyorum.

Meğer Turuskası masala değil, babasının ona komik gelen telaffuzuna gülüyormuş.

***
Geçen gün Serkan’la bir müşteriden çıktık. Vakit çok geçmişti, ofise dönmemeye karar verdik.

Serkan’ın karısı Tatyana tiyatroya bilet almış, Mayakovskaya’da bekliyormuş. Beni de arabayla oraya bırakacaktı.

Döndüğümüz yer pek bilmediğimiz bir semtti. Serkan arabada navigatörü açtı.

Sesli adres vermek için cihazın mikrofonuna doğru “Mayakovskaya,” dedi.

Alet ilgisiz şeyler algıladı.

Serkan bir daha, en düzgün telaffuzu kullanmaya gayret ederek, “Mayakovskaya,” dedi. Alet yine yanlış algıladı, başka yerleri gösterdi.

En sonunda Serkan sinirlendi, tepinmeye başladı, kendi telaffuzuna kusur bulmayıp, “Yahu, bu aptal alete Mayakovskaya diyorum, algılayamıyor,” diye isyan etti.

Gülmeye başladım. Serkan’ın Turuskayasının neden masalları babasına okutturup, eğlendiğini daha iyi anlamıştım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder