Cüneyt Bender
Kaynak:
http://vesaire.org/
Tolstoy kendini yazarak eğitti, kendisiyle yazarken
hesaplaştı. Geride bıraktıklarının büyüklüğüne ve ehemmiyetine bakılırsa, büyük
günah saydığı şehvetini bastırmış veya bastırmamış olsun (14 çocuğun
babasıydı), sıkı çalışma yönteminin faydasını gördü.
1850 yılı yazar için zor bir yıldı. Geleceğin zaferlerini
görmenin imkânsız, geçmişteki tüm yenilgilerin ise gün gibi ortada olduğu
zamanlardı. Birkaç yıl önce Kazan Üniversitesi’nden atılmıştı. Hocaları onun
için “öğrenmeye hem aciz hem gönülsüz” diye yazmışlardı.
Atılmasının ardından,
Tolstoy St. Peterburg ve Moskova’da bolca kafayı çekti ve vahim kumar
borçlarına battı.
Yine de Tolstoy’un zevk ve eğlence düşkünü bir zengin
çocuğundan daha büyük tutkuları vardı. Kendini geliştirmek için mücadele etti.
1847 yılında, zührevi bir hastalığın ardından kaldığı bir hastane koğuşunda
günlük tutmaya başladı. Savaş ve Barış’ın gelecekteki yazarı, Jean-Jacques
Rousseau’nun etkisiyle, günlüğünü kendini keşfetmek için bir vasıta olarak
görüyordu. İlk yıllarda belirli aralıklarla yazdı. Daha sonra, 1850 yılında
günlük tutma işini farklı bir düzeye çıkardı. “Gündelik Uğraşlar Defteri” adını
verdiği günlüğünde, biraz psikoterapi, biraz edebi keşif, biraz anlatının
sınırlarını araştırma, biraz da doğrudan mazoşizm ile kendine gün içindeki her
hareketinin izahatını veriyordu.
Sayfaları iki sütuna bölmüştü. “Gelecek” sütununda ertesi
gün yapmayı planladıklarını listeliyordu. “Geçmiş” sütununda ise her bir
hatasını tembellik, açgözlülük vs. gibi bir günahla etiketleyerek, planlarını
ne kadar izleyebildiği konusunda kendini merhametsizce yargılıyordu. Örneğin,
günlüğünün 24 Mart 1851 tarihli sayfasında şunlar yer alıyordu:
Epey geç kalktım ve okudum, yazmaya vaktim olmadı. Poiret
geldi, kaçamak konuştum, ama onu postalamadım (tembellik ve ödleklik). Ivanov
geldi, onunla uzun süre sohbet ettim (ödleklik). Koloshin votka içmek için
geldi, ona eşlik etmedim (ödleklik). Ozerov’larda boşuna tartıştım (tartışma
alışkanlığı) ve konuşmam gerekenler hakkında konuşmadım (ödleklik).
Beklemishev’e gitmedim (hâlsizlik). Jimnastik yaparken ipte yürümedim
(ödleklik) ve canım acıdığı için bir hareketi daha yapmadım (korkaklık).
Gorchakov’larda yalan söyledim (yalancılık). Novotroitsk meyhanesine gittim
(onursuzluk). Evde İngilizce çalışmadım (istikrarsızlık). Volkonsky’lerde doğal
değildim ve dikkatim dağınıktı, gece bire kadar ayaktaydım (dikkat dağınıklığı,
gösteriş düşkünlüğü ve karakter zayıflığı).
10’dan 11’e önceki günün günlüğü ve okuma. 11’den 12’ye
jimnastik. 12’den 1’e İngilizce. 1’den 2’ye Beklemisheve ve Beyer. 2’den 4’e.
At sırtında. 4’ten 6’ya akşam yemeği. 6’dan 8’e okuma. 8’den 10’a yazma:
Hafızayı ve üslûbu geliştirmek için yabancı bir dilden Rusçaya çeviri. Günü tüm
izlenimler ve bunların düşündürdükleriyle yazmak.
Tolstoy’un kendini geliştirme sistemi gündelik hatalarını
bir bir saymaktan ibaret değildi. Tembellik, kararsızlık, şehvet
düşkünlüğü gibi sütunlarla ahlaki kusurlarının çetelesini tuttuğu “Acziyet
Defteri” adında bir defteri de vardı. “Hayatın Kuralları”, “Gelişen İradenin
Kuralları” ve “1 Ocak’a Kadar Moskova’da Kart Oynamanın Kuralları” gibi
defterlerini saymaya gerek var mı?
Kaynak: openculture.com
Ne kadar ilginç. Büyük bir yazar olmasa belki de ünlü bir psikolog olurdu. Teşekkürler.
YanıtlaSil