Moskova

Moskova

31 Ağustos 2015 Pazartesi

GUM: Moskova’nın müze AVM’si



Kaynak: http://www.rusyam.com/
  
Bahar Akıncı, Pegas “Çok Gezenler Kulübü”nde Moskova’nın simgelerinden GUM’u anlatıyor: Kızıl Meydan’ın en can alıcı, en zarif binalardan birisi de GUM. (Ruslar Gum’u yazıldığı gibi okuyor, bilgine). GUM aslında bir AVM’den çok daha ötesi. Kızıl Meydan’ı neredeyse tüm Doğu cephesini kaplayan, iç içe geçmiş galerilerden oluşan, tam 120 yıl önce Neo-Rus tarzda inşa edilmiş, taş, cam ve çelik konstrüksiyon karışımı nefis bir bina. Yapımına 1890 yılında, dönemin ünlü mimarı Alexander Pomerantsev tarafından başlanan GUM, 1893 yılında tamamlanmış.

Moskova’da ziyaret ettiğim, fotoğrafladığım AVM’ler arasında 1200 mağaza ile en büyüğü, cam tavanı, asma katları, şık cafe’leri, mekan içi peyzajı (içini bildiğin çiçek bahçesine çevirmiş Ruslar ki şahane) ile en görkemlisi.

Özellikle Mühendis V. Shukhov tarafından tasarlanan cam tavan, binanın mimarisine benzersiz bir haz vermiş. Bu cam çatı, 14 metre çapında bir yarım daireye dönüşerek gökyüzüne açılan şeffaf bir kafes gibi sarıyor bu kocaman binayı. (GUM yetkililerinin söylediğine göre cam tavanın yapım maliyeti tamı tamına 200 bin Sterlin)
GUM’un meşum tarihi

Aslında GUM, 1812 yılına kadar dünyanın ilk ve ilkel AVM’leri arasında gösterebileceğimiz, yan yana ahşap dükkan ve pasajlardan oluşan bir nevi Kapalıçarşı olarak kullanılmış. Ancak Rusya’nın olumsuz hava şartları ve Kızıl Meydan’da sıklıkla yaşanan don olayları, dükkan sahiplerinin tehlikeli ısınma yöntemleri kullanmasına ve sık sık yangın çıkmasına sebep olurmuş. 1812 yılında, Fransız işgali günlerinde çıkan en büyük yangından sonraysa alışveriş merkezi, tamamen yanıp kül olmuş.

1889 yılına kadar bir dizi onarım geçiren, sökülen, bozulan, yanan, yeniden yapılan ve başına gelmedik kalmayan GUM’un Moskova yönetimi tarafından yeniden inşasına karar verilmiş ve 21 Mayıs 1890 günü, şu andaki GUM’un temeli atılmış. 1890 -1891 yılında çelik konstrüksiyonlu taş duvarlar yükselmeye başlamış. 1893 yılına gelindiğinde ise pasajlar, dükkanlar, astar, iç süsleme bitmiş; merkezi ısıtma ve kendi istasyonu ile toplam 2 bina; 2,5 yıl içinde tamamlanmış.

1917 devriminden sonra alışveriş merkezi devletleştirilmiş ve adı GUM olarak değiştirilmiş. 1928 yılına kadar süren ticari hareketlilik, Stalin’in binayı ofis olarak kullanılmaya başlamasıyla son bulmuş. GUM binası 1932 yılında Stalin’in eşi Nadejda’nın intiharından sonra, O’nun vücudunun sergilenmesi için yeniden halka açılmış. Son olarak 1990’ların başında bir Türk şirketinin restore etmesiyle alışveriş merkezi yeni mağazaları, gösterişi ve şık vitrinleri ile yeniden hayata dönmüş.
Günümüzde GUM

GUM; içine girdiğiniz ilk andan itibaren sanki bir AVM’ye değil de, müzeye, saraya geldim hissi yaratıyor bünyede. Ortadaki büyük fıskıyeli havuza açılan 3 upuzun koridor ve çiçeklerle, 50’lerden kalma bisikletlerle bezenmiş 3 kat; cam tavanla birleşip güneşin ince ince içeri sızmasına ve binanın gün ışığı ile dolmasına sebep oluyor. Giriş katında ağırlıklı olarak Jill Sander, Salvatore Ferragamo gibi tasarımcıların ve Burberry, Max Mara, Etro gibi dünya markalarının mağazaları bulunuyor. Orta katta ise tam anlamıyla bir ayakkabı cenneti! Manolo Blahnik’ten tut da, UGG’a ve Rus markalarına kadar en uygunundan en astronomiğine kadar her tür ayakkabı mağazası mevcut. Armani Café de bu katta. Ancak öğle saatlerinde, iyi bir Rus yemeğini, uygun fiyata yemek istiyorsanız; o zaman da 3. Kattaki no:57’ye çıkacaksınız. Özellikle öğle saatlerinde burası tıklım tıklım. Hoş, GUM her saat dolu, her saat hareketli. 72 milletten insan evladı ile dolup taşıyor. Bu da Moskova’nın bir dünya kenti olduğunun en basit göstergesi gibi.

Gum’un zarif iç dizaynı, ortada fıskiyeli bir havuza paralel 3 katlı 3 koridordan oluşur. Cam tavandan sızan ışık, hediyelik eşya standlarını ve birbirinden şık, gösterişli ve gözalıcı vitrin dizaynına sahip yabancı ve yerli mağazaları aydınlatır. Mağazaların fiyatları yüksek olsa da kalitesi kendini hemen belli eder. ıçeride yeralan birçok restoran, fastfood ve kafede lezzetli yiyecek seçeneklerini bulabilirsiniz. Bu kafelerin içinde hiç kuşkusuz Basco kafe hem Kızıl Meydan manzarası hem de kalitesi ile diğerlerinden ayrılır. Bunun yanı sıra koridorda yer alan açık kafelerde oturup, koridorlarda uçan kuşları ve alış veriş yapanları izleyerek dinlenebilirsiniz.

GUM her gün, sabah 10.00 – akşam 10.00 arası açık. Kızıl Meydan’da kime sorsan gösterir. GUM’a en yakın metro istasyonları ise Ohotny Riyad, Teyatralnaya ve Ploshchad Revolutsi


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder