Moskova

Moskova

3 Aralık 2024 Salı

Moskova'nın en iyi özel okulları


Kaynak: https://turkrus.com/

 

Forbes dergisinin Rusça edisyonu Moskova ve yakın çevresindeki şehirlerde eğitim veren en iyi özel okulları sıraladı. Sıralama üç farklı grupta gerçekleştirildi: Yıllık eğitim ücreti 1) 800 bin rublenin (7 bin 400 dolar) altında olan okullar; 2) 800 bin - 1,4 milyon ruble arasında olan okullar ve 3) 1,4 milyon rublenin üzerindeki okullar. 

Dergi sıralamada dikkate alınan parametreleri şöyle sıraladı: Eğitim koşulları, akademik başarılar, donanım ve barınma koşulları, okulun lisans ve akreditasyonlara sahip olması, okulun erişilebilirliği (kabul şartları ve eğitim maliyeti) ve okulun profesyonel toplulukta itibarı.

İlk kategorinin lideri Serpuhov'da eğitim veren Absolut oldu. Okulda eğitim burslu. İkinci sırada 773 bin rublelik yıllık ücret talep eden Karyera var. Bu kategorinin üçüncüsü 632 bin ruble ücret talep eden Kolibri. 

İkinci kategorinin lideri Himki'de eğitim veren Akademiçeskaya Gimnaziya oldu. En üst kategorinin ilk sırasında Britanskaya Mejdunarodnaya Şkola yer alıyor. Değerlendirmeye konu olan 45 okulun büyük bölümü 1-11. sınıflar arasında eğitim vermekte. 

Listenin tamamına derginin internet sitesi üzerinden ulaşılabilir.

"Moskova'nın kasvetli sokaklarında ağlıyor, inliyor, uluyor..."


Kaynak: https://turkrus.com/

 

Kış Rusya'ya yakışır. 

Moskova, St. Petersburg gibi büyük kentlerin siluetiyle de, Suzdal, Vladimir gibi küçük tarihi şehirlerin eşsiz mimarisiyle de, kayın ormanları ve buza kesen gölleri, nehirleriyle de güzeldir... 

Ama Rus kışları, karla kaplı peyzajlarıyla romantik görünse de, klasik yazarların çoğu için bu mevsim oldukça zorlu ve çelişkili duygular barındırıyordu. İşte mektuplarında ve günlüklerinde kış mevsimine dair iz bırakan ifadelerle, RBTH sitesinin derlemesiyle, bazı Rus edebiyat devlerinin kış betimlemeleri:

"Bu ne ülke!" - Ivan Turgenev 

Kışın sert koşulları, Rus edebiyatının devlerinden Ivan Turgenyev’in tahammül sınırlarını zorladı. Opera sanatçısı Pauline Viardot’a yazdığı bir mektupta, Moskova'nın kışını şu sözlerle tasvir etti: “Sabahın erken saatlerinden beri bir kar fırtınası esiyor, Moskova’nın kasvetli sokaklarında ağlıyor, inliyor, uluyor – penceremin altındaki ağaçların dalları, cehennemdeki günahkarlar gibi birbirine dolanmış ve bükülmüş. Bu ne hava! Bu ne ülke!”

"Katlanılmaz bir monotonluk" - Anton Çehov

Anton Çehov ise kırsalda geçen kışların monotonluğundan şikayetçiydi. Yayıncı Aleksey Suvorin’e yazdığı bir mektubunda, kırsal kış yaşamını şöyle betimledi: “Karla kaplı monoton tepeler, çıplak ağaçlar, uzun geceler, ölümcül sessizlik – hepsi tembelliği, ilgisizliği ve bol bol yeme içme alışkanlıklarını teşvik ediyor.”

"Kırım’ın kışı bile yoruyor" - Anton Çehov

Kırım’ın Yalta şehrinde daha ılıman bir kış geçirirken bile Çehov bu durumdan yakınmayı ihmal etmedi: “Burada, kutsal Yalta’da mektup olmadan insan donarak ölebilir. Boşluk, aptalca bir kış ve sürekli sıfırın üzerindeki sıcaklık insanı çabucak yorabilir. Sanırım kış 10 yıldır devam ediyor.”

"Kışın büyüsü" - Ivan Bunin 

Yine de, Rus kışının büyüsüne kapılmamak imkansızdı. İvan Bunin, kış akşamlarının dinginliğini şu sözlerle dile getirdi: “Masanın üzerinde lamba, sönük ve huzurlu bir ışıkla yanıyor. Camdaki buzlu beyaz desenler çok renkli, parlak ışıklarla titreşiyor. Sessizlik. Sadece dışarıdaki kar fırtınasının uğultusu ve Maşa’nın mırıldandığı bir şarkı duyuluyor. Bu ezgileri dinlerken, uzun bir kış akşamının gücüne istemsizce teslim oluyorsunuz.”

Resim: Alyona Dergileva

2 Aralık 2024 Pazartesi

2024 'Kainat Güzeli' bir Rus kadın!

 


Aleksandra Guzeva

Kaynak: https://www.rbth.com/

 

Peru'da düzenlenen uluslararası güzellik yarışmasında birinci olan Tatyana Fedorişçeva'yı tebrik ediyoruz!

Kırımlı 33 yaşındaki güzel, finalde 27 yaş üstü 35 evli kadını geride bıraktı. Yarışmada, Rus ulusal motiflerini taşıyan bir elbise ve kırmızı kadife bir pelerinle Rus Çariçesi Büyük Katerina'nın imajında ​​göründü. Başında bir taç replikası vardı ve elinde Rusya'daki kraliyet gücünün sembolleri olan bir asa ve küre taşıyordu. 

Diğer yarışmacılar gibi bikini giymeyi ve tüy takmayı reddederek kostümü kendi elleriyle yaptığını söylüyor.

Tatyana bu ölçekte bir tacı ilk kez kazandı. Bir röportajında ​​yarışmada kendisine güzel davranıldığını söyledi: 

“Katılımcıların yüzde 99’u jeopolitik politikaları ve dünyanın içinde bulunduğu durumu takip etmiyor ve Rusya onlar için kar, votka ve Putin’den ibaret!”

Zaferinden hemen sonra ana akım medya Tatyana'nın gençliğinde bir ayağını kaybettiğine dair söylentiler yaymaya başladı. Ancak o, sosyal medya hesaplarından bunu yalanladı: "Sakatlandığım doğru, ameliyat olduğum da doğru. Ancak, sahip olmadığım sakatlıkları bana atfetmenize gerek yok. Her iki bacağım, ayaklarım, dizlerim, kollarım ve başım yerinde."

Tatyana evli ve bir gün anne olmayı hayal ediyor. Tarihe meraklı ve hayvanların korunmasına karşı çok duyarlı. Zaferinden elde ettiği paranın bir kısmını bir kedi barınağına bağışlamayı planlamakta.

7 sıra dışı Sovyet kafesi ve restoranı

 


Eleonora Goldman

Kaynak: https://www.rbth.com/

 

Bir uçan dairede dondurma yemek veya 330 metre yükseklikte bir fincan kahve içmek nasıl olurdu?

Bu ilginç kafeler özellikle Sovyet gençliği arasında çok popülerdi.

 

1. Otomat kafeler

SSCB'de alışılmadık bir konsepte sahip ilk kafelerden biri, 'otomat kafe'ler idi.

Leningrad (St. Petersburg), Moskova, Novosibirsk ve diğer büyük Sovyet şehirleri dahil olmak üzere, tüm büyük şehirlerde bunlar vardı. Catering'i otomatikleştirme fikri, 1930'larda Amerika Birleşik Devletleri'nde başlamış ve dünyaya yayılmıştı. 

'Detsky Mir' çocuk mağazasından çok da uzak olmayan Moskova'nın en ünlü otomatik kafesi böyleydi. Menüde yaklaşık 40 soğuk ve sıcak yemek vardı. Ziyaretçi kasadan bir jeton satın alıyor ve ardından bir yemek seçiyordu. 'Sovyet Ticareti' dergisinin bir zamanlar yazdığı gibi, her gün yaklaşık 10.000 kişi orada yemek yiyordu.

1954'ten 1961'e kadar faaliyet gösteren bu kafenin zamanla makineleri bozulmuş ve mekan tam bir kantin haline gelmiştir.

 

2. “Uçan daire” içindeki kafe

1960'ların ortalarında tüm dünya uzay seyahatlerinden ilham almaya başladı. Fin mimar Matti Suuronen, 'Futuro' adını verdiği uçan daire şeklinde bir ev icat etti ve birkaç ünite de SSCB'de açıldı. 

Krasnodar'daki bir binanın içinde 'Sputnik' adında bir dondurma kafesi vardı. "Saucer house" şehrin sıradan bir yerleşim bölgesinde yer alıyordu ve özellikle çocuklu aileler arasında popülerdi. 

 

3. Metrodaki kafeler

Metro istasyonlarındaki büfeler, Moskova Metrosu'nun 1935 yılında açılmasından bu yana faaliyet göstermektedir. Örneğin, 'Okhotny Ryad' istasyonunda dondurma, şekerleme ve meşrubat satın alabiliyordunuz. 

Savaş sonrası yıllarda bu tarz büfeler 'Aeroport', 'Bibliotheka imeni Lenina', 'Kropotkinskaya' ve 'Komsomolskaya' istasyonlarında da bulunmaktaydı. 

Sovyet döneminde tren makinistlerine tahsis edilen, ancak bugün herkese açık olan 'Arbatskaya'da hâlâ bir büfe var.  

 

4. Manzaralı restoran

Sadece bir restoran değil, aynı zamanda bir cazibe merkeziydi. Ostankino TV Kulesi'ndeki üç katlı 'Sedmoye Nebo' ('Yedinci Gökyüzü') restoranı dünyanın en yükseklerinden biriydi - yerden 330 metre yüksekteydi ve ayrıca dönüyordu. 40 dakikada bir tur atıyordu, böylece Moskova'nın tüm panoramasına hayran kalabiliyordunuz.

Küçüktü, aynı anda sadece 80 kişiye hizmet verebiliyordu ve içeri girmek için ayrı ayrı bilet satıyorlardı. Menüde, TV kulesinde güvenlik nedeniyle yemek pişirmek yasak olduğundan, sadece burada ısıtılan set öğle yemekleri vardı. 

Televizyon kulesinde çıkan yangının ardından 15 yıl süreyle yeniden inşa çalışmaları için kapalı kalan işletme, 2016 yılında yeniden açıldı. 

 

5. Uçak kafeler

Sovyet dönemi yıllarında hizmet dışı bırakılan uçaklar sıklıkla şehir parklarında görülebilirdi. Çoğu zaman çocuk sinemalarına veya kafelere dönüştürülürdü. İsimleri gökyüzü temalıydı: 'Uçuş', 'Liner', 'İkarus'. 

 

6. Gençlik kafeleri ve caz kulüpleri

Parlak tabelaları ve neşeli müzikleri olan bütçe dostu kafeler yalnızca 1960'lardaki "çözülme" döneminde ortaya çıktı. Sadece bu on yılın ilk yıllarında, SSCB genelindeki büyük şehirlerde 300'den fazla işletme açıldı. 

Birçoğu gündüzleri normal kafe olarak çalışıyordu ve akşamları caz kulüplerine dönüşüyordu. Öğrenciler, sanatçılar, yazarlar ve edebiyatçılar buralara sık sık uğramayı severdi. 

 

7. Tramvay-kafeler

Sovyet şehirlerinde, başka birçok sıra dışı kamusal yemek türü görebiliyordunuz - tramvaylar kafelere dönüştürülmüştü.

Bunlar, özel girişime izin verildiği 1980'lerde ortaya çıkmaya başladı.

En basit yemekleri servis ediyorlardı – zira o zamanlar bir mutfak düzenlemek zordu. Ancak, çok ilginç bir atmosfere sahiptiler. Örneğin Moskova'da, bir tramvay-kafe, Çistye Prudi semtinde açılmıştı ve hatta bazı film çekimlerine mekan olmuştu.