Kaynak: http://www.moskovalife.com/
“Film Afişleriyle
Sovyet Sineması Tarihi 1919-1991” adlı sergi, son yüzyılın en yaratıcı ve
yenilikçi film afişlerini bir araya getirerek Sovyet sinemasının geniş kültürel
mirasına ışık tutuyor. Moskova Devlet Müzesi ve Moskova Tasarım Müzesi
tarafından düzenlenen sergi, ziyaretçilerin sinemanın Sovyetler Birliği’ndeki
en popüler sanat dalı olarak karşımıza çıktığı dönemde; sosyalist görüşlerin
yaygınlık kazanmasından sonra yapısalcılığın gelişmesinden başlayıp sofistike
fotomontaj tekniklerine kadar son yüzyıl içerisindeki tüm sanatsal gelişmelere
tanıklık sağlıyor.
Küratör Anna Pakhomova serginin kapsamını şöyle açıklıyor:
“Filmler bilinmedik olsa bile, film afişlerinin dili büyük bir önem taşıyor
çünkü sanatçının film hakkında tek bir izlenim yaratma şansı vardır ve bu
izlenimin seyircide filmi izleme isteği yaratması amaçlanır. Birçok metafor,
yaratıcı sanatsal kararlar ve görüntü unsuru devreye giriyor. Film afişlerinin
dili birçok grafik öge barındırırken aynı zamanda sanatsal bir boyut da
taşıyor.”
Sovyetler Birliği’nin kurulduğu ilk zamanlarda, Sovyet
sineması büyük bir çıkış yaptı. Sinema o dönemde bir kitle eğlence aracı görevi
üstlenirken aynı zamanda ideolojilerin aktarımı açısından da önem taşıyordu.
1920’li yıllar Avrupa’da grafik sanatlar alanında emsalsiz gelişmelere sahne
oluyordu ve Rusya da Avrupa’daki gelişmelere paralel doğrultuda ilerleme
kaydediyordu. Realizmin zincirlerinden kurtulan sanatçılar, güzel sanatların
sınırlarına başkaldıran modern afişlere imza attı.
Boris Barnet’in 1927 yılında gösterime giren sessiz filmi
Devuska c Korobkoy ( The Girl with a Hatbox) bu uygulamanın önde gelen
örneklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Vladimir ve Georgii Stenberg
tarafından tasarlanan afiş, büyük oranda biçimlendirilmiş kompozisyonlu bir
geometrik soyutlama içeriyor.
Bolşeviklerin iktidarda olduğu ilk yıllarda, nüfusun büyük bir kısmı okuma
yazma bilmiyordu ve film afişleri bu sayede siyasi mesajların aktarılması için
biçilmiş kaftan haline geldi.
Serginin 1930’lu yıllardan 1950’li yılların ilk yarısına
kadar geçen dönemi kapsayan ikinci bölümü, o dönemin sinemasının nasıl devlet
destekli bir propaganda aracına dönüştüğünü gözler önüne seriyor. Dönemin film
afişleri sosyalist realizmin dilini kullanarak yönetimin ideolojisini yansıtmak
zorundaydı. Vatanseverlik ve milliyetçilik de dönemin sıklıkla kullanılan
temaları arasında yer alıyordu.
Savaş döneminde yapılan Molodaya Gvardiya (Young Guard),
Zhdi Menya (Wait for Me) ve Paren iz Nashego Goroda (The Boy From Our Town)
gibi filmler sıradan Rus vatandaşların fedakârlığını ve kahramanlıklarını
beyazperdeye aktarıyordu.
Sinema ve sanatta yaratıcılık ve özgünlük ancak 1950’li
yılların sonlarına doğru ön plana geçebildi. Khrushchev’in hüküm sürdüğü
yıllarda, sanatçılar kompozisyon, içerik ve sembolizm açısından daha deneysel
çalışmalara imza atabiliyordu.
Sergi aynı zamanda 1970’ler, 1980’ler ve 1990’ların ilk
yıllarını kapsayan sinematografi örnekleri de meraklısıyla buluşturuyor.
Afişler Rus toplumunun karşıladığı hızlı değişimleri ve sanatçıların sanatsal
ve teknolojik gelişmelere hangi yollarla cevap verdiğini açıkça gösteriyor.
Kremlin’in 2016’yı sinema yılı ilan etmesi nedeniyle açılan
sergi 13 Haziran’a kadar Moskova’da Manege Merkez Sergi Salonu’nda
görülebilecek.
История советского кино в киноплакате. 1919-1991
13 мая — 12 июня 2016
Центральный Манеж, Манежная площадь, 1
Стоимость полного билета – 300 рублей, льготного – 50 рублей.
13 мая — 12 июня 2016
Центральный Манеж, Манежная площадь, 1
Стоимость полного билета – 300 рублей, льготного – 50 рублей.
Kaynak: The Moscow Times’dan Kulturservisi.com sitesi.
Hazırlayan: Gökçen Sena Duman
Hazırlayan: Gökçen Sena Duman
Son dönemde Türkiye’de kültür ve sanatın nefes aldığı bir
vahaya dönüşen wwww.kulturservisi.com sitesini tüm okurlarımıza öneriyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder