Moskova

Moskova

19 Mart 2024 Salı

Sovyet liderleri hangi içkileri tercih ederlerdi?


GEORGY MANAEV

Kaynak: https://www.rbth.com/



Rusya’nın aşırı alkol tüketimine, bağımlılığa karşı uzun, dirençli bir mücadelesi vardır. Ancak Sovyet liderlerinin; Lenin’in, Stalin'in, Kruşçev'in ya da Brejnev'in sosyal ortamlarda tadını kaçırmadan içmekten hoşlandıklarını da herkes bilir.


 

1.Vladimir Lenin

Sovyetler Birliği'nin kurucusu şaraba ve sert içkilere düşkünlüğü yoktu, ama birayı severdi. İlk sürgünlüğü sırasında (1900-1905) Münih'te yaşarken Lenin düzenli olarak 'Hoffbrau' birahanesine giderdi. 

Nadezhda Krupskaya anılarında Lenin'in sadece Münih'te bira içmediğini yazmıştı. Lenin'in karısı, "Bazen Paris'te işçilerle oturur, küçük bir sürahi koyu bira sipariş ederdi ve bütün gece devrimin acil konuları hakkında konuşurdu" diye anılarını aktarıyordu.

Lenin'in de votka içtiğine dair kanıtlar var. Finlandiyalı komünist Yrjö Sirola, 1910'da bir restoranda Lenin'le öğle yemeği yemişti. "Bir votka sürahisi bize ulaştığında, Lenin'e 'Akşam yemeğinden önce de içer misin?' diye sordum." - 'Partim yasaklamıyor, dedi. Cevap buydu," diye hatırlıyordu Sirola.

 


2. Joseph Stalin

Gerçek bir Gürcü olarak Stalin, klasik Gürcü şarabını ('Khvanchkara' ve 'Kindzmarauli') ve hayatının son yıllarında karbondioksitle doyurulmuş taze, ev yapımı bir şarap olan 'Majari'yi severdi. Stalin bu içeceğe "çocuklar için meyve suyu" adını vermişti. 

Bazı resmi görüşmelerinde de Stalin içerdi. Hava Mareşali Aleksander Golovanov, Stalin'in Churchill'le nasıl konyak içtiğini anlatmıştı: "İngiltere Başbakanı'nın elinde bir şişe Ermeni konyağı gördüm. Etiketi inceledikten sonra Stalin'in bardağını doldurdu. Buna karşılık Stalin aynı konyağı bu defa Churchill için kadehine doldurdu. Kadeh kaldırmalar birbirini takip etti. Stalin ve Churchill sırayla birbirinin kadehini doldurdular. Toplantı sona erdiğinde Churchill ancak başkalarının yardımıyla, koltuklarının altından tutulup kaldırılarak odadan çıktı."

Golovanov'un anılarına göre, bu ziyafetten sonra Stalin ona şöyle demiş: "Merak etme, Rusya'ya zarar verecek kadar içmedim. Ama Churchill yarın burada gevezelik ettiği söylendiğinde aklını kaçıracak...” Golovanov, Stalin’in odadan kararlı, telaşsız bir yürüyüşle ayrıldığını çok iyi hatırladığını söylemişti.


 

3. Nikita Kruşçev

Emekçi bir aileden gelen Nikita Kruşçev, votka ve konyak gibi güçlü içecekleri tercih ederdi. Onun yönetimi altında, 'Moskova Metrostroy'dan uzmanlar, 'Koktebel' şaraphanesi için yer altı galerileri ve mahzenler inşa etmek üzere Kırım'a gönderilmişti. - Kruşçev, SSCB'nin kalite açısından Avrupalılardan daha düşük olmayan şaraplar ve konyak üretmesini isterdi.

Aralık 1963'te Kruşçev'in Finlandiya Cumhurbaşkanı Urho Kekkonen'i Moskova yakınlarındaki Zavidova'daki evine nasıl davet ettiğine dair anılar var. Akşam yemeğinde Kruşçev, 'Stolichnaya' votkasının shot bardaklarında değil, şampanya kadehlerinde servis edilmesini emretmişti. Ziyafetin sonunda koruma görevlileri Kruşçev'i kollarının altından destekleyerek kaldırmışlar, ancak gençliğinde ünlü bir sporcu olan Kekkonen ise kayıtsız bir şekilde kendine bir kadeh votka daha doldurmuş ve "Biri yol için" sözleriyle içmişti.

 


4. Leonid Brejnev

Efsaneye göre Leonid Brejnev şu söze bayılırdı: "Önceden boğazını ıslatırsan hayat güzel ve harikadır." En sevdiği içecek, 'Zubrovka' (Hierochloe odorata) bitkisinden elde edilen bir votka türü olan 'Zubrovka'ydı.

Vladimir Vysotsky'nin son eşi Fransız aktris Marina Vlady, Brezhnev'in kendisiyle üç parça halinde güçlü içecekler içmek için bir "tarifi" paylaştığını anlatmıştı: 50 mililitre, sonra 100 mililitre, sonra 150 mililitre ve dahası. Ancak İkinci Dünya Savaşı'nı atlatmış, fiziksel olarak güçlü bir adam olan Brejnev'in üç yüz mililitrede kaldığına inanmak oldukça zor. Leonid İlyiç'in hayatının son döneminde en sevdiği 'Zubrovka'yı reçeteli ilaçlarını yutmak için de kullandığı söylenir.

 


5. Mihail Gorbaçov

1985 yılında, SBKP Merkez Komitesinin son genel sekreteri Mikhail Gorbaçov içki yasağını getirmişti, ancak kendisi bir yeşilaycı değildi. Stavropol'de doğmuştu, uzun şarap ziyafeti kültürünü iyi biliyordu. 1985-1991'de SSCB Devlet Televizyonu ve Radyo Tiyatrosu'nun yöneticisi Leonid Kravçenko şunları hatırladı: "İlk başta Mikhail Sergeyeviç pek içki içmiyordu. Daha sonra şarap ve konyaktan keyif almaya başladı." Gorbaçov konyaklardan Ermeni yapımı 'Yubileynyi'yi tercih ederdi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder