Moskova

Moskova

25 Mart 2018 Pazar

Moskova Metrosu: Yeraltında bir şaheser




Gün içinde metroyu kullanan pek çok insan için bu yeraltı yolculuğu sıradan, günlük ve aslına bakarsanız sıkıcıdır. Ancak söz konusu Moskova metrosu olduğunda, iş değişiyor. Çünkü Moskova metrosu, yalnızca bir ulaşım aracı değil, aynı zamanda müzeleri aratmayan istasyonlarıyla bir kültür mirası…Moskova metrosunun her bir istasyonunda farklı bir mimari sanat akımıyla karşılaşabilirsiniz. Bu istasyonlar adeta birer müze. Belki de bu nedenle insanlar caddelerden ziyade yeraltında yolculuk yapmayı tercih ediyor.

Dünyanın en büyük metro sistemlerinden biri olan Moskova metrosu 15 Mayıs 1935’te açıldı. Ancak Moskova’da bir metro inşa etme ile ilgili ilk düşünceler 1875’e kadar uzanıyor. Bu türden bir proje 1902’de aktif olarak tartışıldı, ancak kabul edilmedi. Sonuç olarak, metro inşası Sovyetler Birliği’nin kurulmasından sonra 1931’de başladı ve 1935’te açıldı.

Sovyetler Birliği halklarının büyük emeği sonucunda bir sanat eseri gibi inşa edilen metro sisteminde çok sayıda sanatçı ve mimarın yanısıra 75 bin işçi görev aldı. Metronun yapımı aynı zamanda ideolojik unsurlarda barındırmaktaydı. Amaç biraz da SSCB’nin iktidarını gücünü göstermekti elbette.

İkinci Dünya Savaşı’nın hava saldırıları sırasında, Moskova metrosu yaklaşık yarım milyon insan için sığınak amaçlı olarak kullanıldı. Hatta o zamanlarda istasyonlarda faaliyet gösteren dükkanlar bile açıldı. Savaş esnasında bile metronun inşaatı devam etti hatta 7 yeni istasyon eklendi. O zamanlarda doğan 200 den fazla bebeğin doğum yeri bu metrodur.


Orijinal projede planlanmamış olan çember ile ilgili bir efsane vardır. Efsaneye göre, bir oturumda Stalin kahve fincanını metro haritasının üzerine koyar ve fincan kahverengi bir iz bırakır. Bu izi Stalin yapımcılara göstererek hatların bu şekilde düzenlenmesini ister. Bugün kahverengi çember ile gösterilen bu bölgeden bütün hatların aktarması yapılmaktadır.


Bugün, bu devasa şehirde, 350 kilometreye yaklaşan bir ağ üzerinde, metro 207 istasyon ile hizmet vermeye devam ediyor ve her gün dokuz milyon civarında yolcu taşıyor. Metro aynı zamanda kalkış ve varışlar için yüzde 99.99 luk oranla dünya rekoru sahibi. Yoğun saatlerde trenler arasındaki aralığın sadece 90 saniye olduğu göz önüne alındığında bu oldukça etkileyici.

İlginç bir ayrıntı da anonslarla ilgili. Vagonlarda durak isimlerinin anonsları merkeze doğru giden trenlerde erkek sesiyle, merkezden uzaklaşan trenlerde ise kadın sesiyle yapılmaktadır. Çember hatta ise saat yönü seferlerin anonsları erkekler, ters yönü seferlerde ise kadınlar tarafından yapılmaktadır. Bunun amacı, görme engelli kişiler için yön bulmayı basitleştirmektir.

Moskova metrosunun bazı duraklarını tanımak isterseniz: 

Ploschad Revolyutsii: 

Kızıl Meydan’a açılan Ploschad Revolyutsii, yani Devrim Meydanı istasyonundaki heykellerin, dokunana şans ve bereket getirdiği düşünülür. Burası şehrin kalbine açılır. Burada, Sovyetler birliğinin kurulmasına yardım eden sıradan vatandaşların gerçek boy heykelleri bulunmaktadır.





Mayakovskaya: 

Adını ünlü Rus şair ve oyun yazarı Vladimir Mayakovski’den alan Mayakovskaya istasyonu, Fütürizm akımından etkilenerek tasarlanmış. Bu istasyonda, bir günü temsil eden mozaiklerde, açıktan koyuya doğru giden renklerle sabah, öğlen, gün batımı ve akşam resmedilmiş. İkinci Dünya Savaşı sırasında sığınak olarak kullanılan bu istasyon, Stalin’in 7 Kasım 1941’de, Kızıl Meydan’da orduya hücum emri vereceği tarihi konuşmasından bir gün önce, kurmaylarıyla yaptığı gizli toplantıya da sahne olmuş. Dışarı çıktığınızda kendinizi Moskova’nın en ünlü ve uzun caddelerinden biri olan Tverskaya’da bulursunuz.


Elektrozavodskaya: 

Yakınlarındaki bir ampul fabrikasından adını alan bu istasyonun tavanında tamı tamına 318 ampul yer almakta. 1944’te açılan bu istasyonun özellikle boş olduğu dakikaları yakaladığınızda, ışıkların yere yansımasıyla oluşan derinlik karşında nefes kesici bir görüntü ortaya çıkıyor.




Kievskaya: 

Bu beyaz mermer istasyon, Ekim Devrimi ve İç Savaş sırasında Ukrayna’daki ve askerlerdeki hayatı betimleyen ayrıntılı sanat eserleri, freskler ve mozaiklerle doludur. Kiyevskaya Arbatsko-Pokrovskaya Hattı’nda yer almaktadır.









Dostoyevskaya: 

Rus edebiyatının ustalarından Dostoyevski’den adını alan bu durakta Dostoyevski’nin romanlarının içinde yolculuk ediyor gibi kendinizi hissedebilirsiniz.








Prospekt Mira: 

Koltsevaya Hattı’nda yer alan bu lüks istasyonun tasarımı ve teması, Moskova Devlet Üniversitesi’nin yakınlardaki Botanik Bahçeleri’ni yansıtmaktadır.
Ayrıca Rimskaya ve Ploshchad Ilyicha istasyonları arasındaki geçişte yer almaktadır bir de çeşme yer almaktadır metronun içinde.





Derleyen: Sibel Çağlar
Kaynaklar:


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder