Moskova

Moskova

27 Aralık 2014 Cumartesi

Ya Projeyi Zamanında Yetiştiremezsek?



                                                                                                
M. Hakkı Yazıcı
mhyazici@yandex.ru

Kaynak: http://www.turkrus.com/67705-ya-projeyi-zamaninda-yetistiremezsek-xh.aspx

Bizim Bülent’in, inşaat mühendisi arkadaşımın başı dertte. Dertli, zira zamanla yarışıyorlar. Sözleşmede belirtilen projenin bitim tarihine çok az bir zaman kalmıştı.

İki ayakları bir pabuca girmişti.

Bu yetmiyormuş gibi, Rublenin Dolar karşısında değer kaybetmesi, ekonomideki belirsizlik endişeleri arttırmış;  “kriz”, “resesyon” gibi sözcükler günlük hayatın parçası olmuştu.

“Bizim patron işi almak için fazla düşünmeden çok ağır bir kontrata imza atmış,” diye söyleniyordu.

Neyse durum çok ümitsiz değildi. Biraz çok çalışıp işi bitireceklerdi.

Bir de şu proje sahibi  Rus şirketinin müdürü kafa bulmak için sık sık takılıp dalgasını geçmese?

Pavel Viladimiroviç:
“Biliyor musun?” diyor, “Bütün mühendisler aslında iyi insanlardır. Hepsinin cennete gitmesi gerekir.”

“Sağol Paşa,” diye cevap veriyor Bülent.

“Ama bir mühendis ölmüş, yanlışlıkla cehenneme yollamışlar.”

Bülent, tatsız bir şakanın geleceğini anlıyor:

“Eeee?”

“Mühendis iyi çocuk ya, orayı yaşanabilir hale getireyim diyor; bir sürü proje geliştiriyor, iyileştirmeler yapıyor. Zebaniler de durumdan memnun; mühendisi ‘aslansın, kaplansın’ diye pohpohlayıp, yüreklendiriyorlar.”

Bülent, dinlemiyor sanmasın diye çayını yudumlarken araya laf sokuyor:

“Aferin ona; mühendisler böyledir işte,” diyor.

Pavel Viladimiroviç, anlatmaya devam ediyor:

“Bir gün cennet meleğinin telefon edeceği tutuyor. ‘N’aber, nasılsınız?’ muhabbetinden sonra, çenesi düşük zebanilerden biri durumu anlatıyor.

Melek, “Yahu, o mühendisin orada ne işi var, buraya gelmesi gerekiyordu; bir yanlışlık olmuş, onu hemen buraya gönderin,” diyor.

Zebaniler, mühendisten memnun, hiç gönderirler mi?

Dostça başlayan, hal hatır sorma muhabbeti yerini gergin bir tartışmaya bırakmış.

Cennet meleği:

“O mühendisi göndermezseniz hemen avukatımıza talimat verip dava açtıracağız,” diye 
tehdit savuruyor.

Zebani:

“Nah açarsınız,” diye cevap veriyor, “Bütün avukatlar bizim burada, cehennemde,” diyor.

***
Bülent, Pavel Viladimiroviç’in biraz da aba altından sopa göstermek için anlattığı bu anekdotu dinledikten sonra nezaketen gülümsüyor, “Ah patron, keşke şu sözleşmeyi imzalamadan önce bir avukatına danışsaydın,” diye mırıldanıyor.


Sonra dönüp, “Merak etme Paşa, iş yakında başarıyla bitecek,” diyor, “Bizim cennetlik iyi mühendislerimiz, sizin cehennemlik avukatlarınıza fırsat vermeyecek.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder