Samih
Güven
Kaynak:
https://samihguven.blogspot.com/
Tarihçi değilim ama Rusya tarihini anlamaya çalışan biri
olarak ilginç gördüğüm bir şey var ki o da “reform” kelimesinin Rusya tarihinin
hemen her dönemine damga vurmuş olması. Korkunç İvan’dan Büyük Petro’ya, II.
Katerina’dan diğer çarlara ve hatta komünist döneme, doksanlı yıllara ve
özellikle ekonomik anlamdaki yapısal reformların sürekli tartışıldığı bugünün
Rusya’sına bakıldığında reform kelimesi hemen her zaman Rusların gündeminde bir
kavram olagelmiş ilginç şekilde.
Rusların Büyük Petro’dan sonraki en önemli reformlarını
yapan çarının II. Aleksandr (1855-1881) olduğu söylenebilir. Gerçek son çar II.
Nikolay ise yetkilerini devretmede isteksiz olması, parlamento isteklerine uzun
süre kapalı kalması, savaş ortamı gibi nedenlerle önemli reformlar yapamamış.
II. Aleksandr Rusya tarihi açısından çok önemli reformlara
imza atıyor ve yaptığı büyük reformlar daha sonraki gelişmelere de altyapı
hazırlamış oluyor.
Bu reformların en önemlisi elbette 1861 yılında serfliğin
kaldırılması. Serfliğin kaldırılması konusu 19. yüzyılın başlarından itibaren
sürekli gündem maddesi olmasına rağmen ancak II. Aleksandr’ın kararlı tutumu
sayesinde mümkün olabilmiş. Bu reform yaklaşık 52 milyon insanı etkilemiş ve
bazı tarihçilere göre dünya tarihinin en önemli özgürleştirme hareketlerinden
biri olmuş.
Bu yola gidişin en önemli nedenleri olarak, zamanın ruhunun
bunu gerektirmesi, serflerin gerçekten çok güç koşullarda ve soyluların sömürü
düzeni altında yaşamaları ve dolayısıyla köylülerin ayaklanmasından duyulan
korkular, gelişen Rus edebiyatının ve entelektüellerin konu üzerinde özellikle
durması gibi nedenler ileri sürülebilir. Karşı çıkan birçok soyluya rağmen
böyle bir karar vermek kolay olmamıştır. Yazar ve düşünür Herzen II.
Aleksandr’a bu konuda şöyle demiştir: Sen fetih yaptın, Galilei!
II. Aleksandr’ın gerçekleştirdiği başka bir önemli reform
ise yerel yönetim reformu ve Zemstvo sisteminin kurulması olmuştur. 1864
yılında getirilen yeni sistem yerel yönetimlerde modernleşme ve
demokratikleşmeyi temsil etmektedir. Bu sistem il ve ilçe düzeylerinde yerelin
kendini yönetmesine yönelik bir meclis ve kurumlar sistemini içermektedir.
Eğitim ve sağlık hizmetlerinde önemli katkıları olduğu söylenmektedir. Bazı
tarihçiler Rusya'nın Zemstvo sistemi ile birçok ülkeden daha erken tarihte
kamusal sağlık sistemine geçtiğini söylemiştir.
II. Aleksandr’ın çok önemli başka bir reformu ise yargı
reformudur. Yine 1864 yılının sonunda hayata geçirilen bu reform ile özellikle
eski, bürokratik, yozlaşmış ve sınıfa dayalı ve bazı gizli prosedürler üzerine
kurulu olan sistem değiştirilerek daha eşitlikçi bir yargı sistemine
geçilmiştir. Reform sayesinde mahkemeler bürokratik sistemin bir parçası olmak
yerine bağımsız bir organ haline gelebilmiştir.
Aleksandr’ın 1874 yılındaki askeri reformu, tahta çıkar
çıkmaz babasının koymuş olduğu yurtdışı yasağı ve öğrenci yasaklarının
kaldırması gibi konular da önem taşımaktadır.
Tarihçiler söz konusu reformların Rusya'nın dönüşümünde
önemli etkileri olduğunu söylemiştir. Bu reformlar kapitalizmin gelişmesine,
kibar ve soylu sınıfın öneminin azalmasına, özellikle orta sınıfın yükselişine,
işçi sınıfının büyümesine yol açmış ve sonraki gelişmelere de alt yapı
hazırlamıştır.
II. Aleksandr’ın, babası otokrat ve baskıcı I. Nikolay’ın
tersine bu önemli reformları yapabilmesi, iyi eğitim almasına, devlet sistemini
iyi öğrenmesine ve bazı görüşlere göre de öğretmenleri arasında yer alan şair
Zhukovski’nin ona insancıl duygular aşılamış olmasına bağlanmaktadır.
KAYNAKLAR:
-RIASANOVSKY, N. ve STEINBERG, M., Rusya Tarihi
-EVTUHOV, C. ve STITES R., Rusya Tarihi
-FIGES, O., Nataşa’nın Dansı
-www.wikipedia.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder