Kaynak:
http://www.turkrus.com/
Ünlü ABD'li yönetmen Oliver Stone'un, 2015-2017 yılları
arasında "Putin" belgeselinin çekimleri sırasında Rus lider ile
yaptığı söyleşilerden oluşan "Vladimir Putin ile Söyleşi" adlı kitap
satışa çıktı. Lenta.ru, kitaptan bazı bölümleri paylaştı. İşte Putin'in ilginç
anılarından bazıları:
“Dedemin bir dönem Lenin ve Stalin’in aşçılığını yaptığı doğru. Dünya küçük. Dedem 1917’deki devrim öncesi Petrograd’da bir restoranda aşçılık yapıyordu. Lenin’in yazlık evinde nasıl aşçı olduğunu bilmiyorum. Daha sonra Stalin’in evinde aşçılık yaptı. Sıradan bir insandı, aşçıydı.
“Dedemin bir dönem Lenin ve Stalin’in aşçılığını yaptığı doğru. Dünya küçük. Dedem 1917’deki devrim öncesi Petrograd’da bir restoranda aşçılık yapıyordu. Lenin’in yazlık evinde nasıl aşçı olduğunu bilmiyorum. Daha sonra Stalin’in evinde aşçılık yaptı. Sıradan bir insandı, aşçıydı.
Biz Leningrad’da (St.Petersburg) yaşıyorduk, ama Moskova
yakınlarında yaşayan dedemin yanına yazları birkaç kere geldik. Emekliye
ayrılmıştı, ama daha önce çalıştığı devlet yazlık evlerinin birinde yaşıyordu.
Babam, babasının yanına Stalin hayattayken gittiğini anlatırdı. Dedem, Stalin
gezinti yaparken babama uzaktan onu göstermiş. Bu dönem hakkında tek bildiğim
şey bu.”
“Ailem üzerime çok titremesine rağmen ben başına buyruk
yaşardım. Sokakta çok zaman geçirirdim ve tabii, en hafif deyişle her zaman
disiplinli değildim. Ne zaman ki düzenli olarak spor, judo yapmaya başladım,
disipline oldum ve hayatım iyi yönde değişmeye başladı.”
“KGB’de çalışmayı kendim istedim. KGB’de çalışabilmek için
hukuk fakültesine girdim. Henüz lisede okurken KGB’nin Leningrad İdaresine çat
kapı gidip, onlarla çalışmak için ne yapılması gerektiğini sordum. Hukuk
fakültesini bitirmem gerektiğini söylediler. Bu nedenle hukuk fakültesinde
okudum.”
“1996 yılında Moskova’ya geldiğimde burada arkamda ciddi
bir destek ve önemli bağlantılarım yoktu. 1996’da geldim ve 2000 yılında devlet
başkanının vekili oldum.
Boris Yeltsin ile ve ekibiyle çok özel bir ilişkim yoktu.
Yeltsin’in neden beni seçtiğimi bilmiyorum. Benden önce çok yetenekli kişiler
çalışıyordu. Bu kişilerden biri olan Bay Primakov, maalesef kısa süre önce
aramızdan ayrıldı.
Yeltsin’in bana yaptığı ilk teklifi reddettim. Burada, yan
odada, devlet başkanlığına aday olabilmem için beni başbakan olarak atamak
istediğini söyledi. Bunun çok büyük bir sorumluluk olduğunu, hayatımı tamamen
değiştireceğini ve buna hazır olmadığımı belirttim. O ise, daha sonra bu konuya
tekrar döneceğimizi söyledi.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder