Kaynak: http://www.moskovalife.com/
Her dilde olduğu gibi, Rusça’da da birbirinden ilginç atasözü ve
deyim var. Bazen bunları hemen anlamak, dili iyi bilse de bir yabancı için çok
zordur. Çünkü bu cümleleri duyduğunuzda önce tamamen başka şeylerden
bahsedildiğini sanırsınız. “Pusula” bu sayısında Rusça’da insan uzuvlarının
kullanıldığı deyişlerle sizleri tanıştıracak. Eğer bu deyişleri aklınızda tutar
ve yerinde kullanırsanız etrafınızdakilerin gözünde, “Rusça’ya ve Rusya’ya hakim
cevval bir yabancı” olarak reytinginiz artacaktır!
1.«Водить за
нос» (Vadit za nos – Burundan çekmek).
Eğer bu deyiş sizin için kullanılmış ise, burnunuzdan dolayı endişe duymayın; cüzdanınıza bir göz atmanız daha iyi olur! Çünkü biri, sizi “burnunuzdan çekiyorsa” sizi aldatmaya çalışmaktadır, uzun uzun hikayeler anlatıp, paranızı ya da başka bir eşyanızı çalmak niyetindedir.
Eğer bu deyiş sizin için kullanılmış ise, burnunuzdan dolayı endişe duymayın; cüzdanınıza bir göz atmanız daha iyi olur! Çünkü biri, sizi “burnunuzdan çekiyorsa” sizi aldatmaya çalışmaktadır, uzun uzun hikayeler anlatıp, paranızı ya da başka bir eşyanızı çalmak niyetindedir.
2. «Лапшу на
уши вешать» (Lapşu na uşi veşat – Kulağa erişte asmak).
Eğer birisi ‘Kulağına erişte asmışlar’ derse kulaklarınızda makarna falan aramaya kalkmayın. Mesele bu deyişin birilerinin size yalan söylediği anlamına gelmesinde. Üstelik bu kişi arkadaşınız da olabilir, iş ortağınız da. Her halükarda dikkatli olun: Kulaklarınızın arkasını koruyun!
Eğer birisi ‘Kulağına erişte asmışlar’ derse kulaklarınızda makarna falan aramaya kalkmayın. Mesele bu deyişin birilerinin size yalan söylediği anlamına gelmesinde. Üstelik bu kişi arkadaşınız da olabilir, iş ortağınız da. Her halükarda dikkatli olun: Kulaklarınızın arkasını koruyun!
3. «Палец в рот не клади» (Palets v rot ni kladi – Ağzına
parmağını koyma).
Bunu sizin için ya da tanıdıklarınızdan biri için söyleyebilirler. Kötü bir anlamı yoktur. Tam tersi. Eğer bir insan hakkında böyle konuşmuşlarsa o insana müdaheleye gerek olmadığı, kendi başına ayakta durabileceği, hakkını arayabileceği anlamına gelir.
Bunu sizin için ya da tanıdıklarınızdan biri için söyleyebilirler. Kötü bir anlamı yoktur. Tam tersi. Eğer bir insan hakkında böyle konuşmuşlarsa o insana müdaheleye gerek olmadığı, kendi başına ayakta durabileceği, hakkını arayabileceği anlamına gelir.
4. «Волосы стали дыбом» (Volosı stali dıbom – Saçları dikildi).
Birisi size neredeyse inanılmaz bir gizi anlattığında dersiniz ki: «Bunu duyduğumda çok şaşırdım». Ya da: «Saçlarım dikildi!» Bu sadece şaşırmakla kalmadığınız, çok daha etkilendiğiniz anlamına gelir. Bu sizin için bir şoktur! Hayatta bu gibi durumlar çok sık yaşanır ve bu deyiş oldukça günceldir. Türkçedeki “tüylerim diken diken oldu”ya yakındır.
Birisi size neredeyse inanılmaz bir gizi anlattığında dersiniz ki: «Bunu duyduğumda çok şaşırdım». Ya da: «Saçlarım dikildi!» Bu sadece şaşırmakla kalmadığınız, çok daha etkilendiğiniz anlamına gelir. Bu sizin için bir şoktur! Hayatta bu gibi durumlar çok sık yaşanır ve bu deyiş oldukça günceldir. Türkçedeki “tüylerim diken diken oldu”ya yakındır.
5. «Золотые руки» (Zalatıye ruki – Altın eller).
Farzedin ki arıza yapan otomobilinizi bir ustaya teslim ettiğiniz ve bu usta birkaç saat içinde aracı ideal hale getirdi. Böyle bir usta için en iyi kompliman, «Altın eller!» olacaktır. Bu da onun işinin ehli olduğunu gösterir. Türkçe’de, zanaatin “altın bilezik” diye anılmasıyla akraba bir deyim sayılabilir.
Farzedin ki arıza yapan otomobilinizi bir ustaya teslim ettiğiniz ve bu usta birkaç saat içinde aracı ideal hale getirdi. Böyle bir usta için en iyi kompliman, «Altın eller!» olacaktır. Bu da onun işinin ehli olduğunu gösterir. Türkçe’de, zanaatin “altın bilezik” diye anılmasıyla akraba bir deyim sayılabilir.
6. «Бить себя в грудь». (Bit sibya v grud – Göğsünü yumruklamak).
Eski Tarzan filmini hatırlayın, baş kahraman o filmde tıpkı bir goril gibi bağırarak göğsünü yumruklardı. Bu deyiş hatırlattığımız sahne ile hiç alakalı değil. «Bit sibya v grud», her türlü argümana dayanarak birşeyleri ispat etmek demektir. Mesela size diyebilirler ki: «Sizin yüzünüzden kontratın yapılması suya düştü ». İşte siz o zaman göğsünüzü yumruklamaya ve elinizden ne geldiyse yaptığınızı, ancak müşterinin fiyatı beğenmediğini anlatmaya başlarsanız bu deyimin hakkını verirsiniz.
Eski Tarzan filmini hatırlayın, baş kahraman o filmde tıpkı bir goril gibi bağırarak göğsünü yumruklardı. Bu deyiş hatırlattığımız sahne ile hiç alakalı değil. «Bit sibya v grud», her türlü argümana dayanarak birşeyleri ispat etmek demektir. Mesela size diyebilirler ki: «Sizin yüzünüzden kontratın yapılması suya düştü ». İşte siz o zaman göğsünüzü yumruklamaya ve elinizden ne geldiyse yaptığınızı, ancak müşterinin fiyatı beğenmediğini anlatmaya başlarsanız bu deyimin hakkını verirsiniz.
7. «Ветер в голове» (Veter v galave – Başta (kagada) yeller).
Çok sık çantanızı restoranda unutur musunuz, defalarca yolda paranızı veya anahtarınızı kaybetiniz mi? Üç yıldır yaşadığınız mahallede yolunuzu kaybettiğiniz olur mu? Eğer öyle ise ‘Kafanızda yeller’ estiği ortadadır, kendinizi toparlamanız ve daha dikkatli olmanız zamanı gelmiştir! Yine Türkçe’de ‘başlında kavak yelleri esmesi’ hali gibi.
Çok sık çantanızı restoranda unutur musunuz, defalarca yolda paranızı veya anahtarınızı kaybetiniz mi? Üç yıldır yaşadığınız mahallede yolunuzu kaybettiğiniz olur mu? Eğer öyle ise ‘Kafanızda yeller’ estiği ortadadır, kendinizi toparlamanız ve daha dikkatli olmanız zamanı gelmiştir! Yine Türkçe’de ‘başlında kavak yelleri esmesi’ hali gibi.
8. «Положа руку на сердце». (Palaja ruku na serdtse – Elini
kalbine koymak).
Bu deyişi kelime kelime aynen anlamak mümküdür. Örneğin hep size olan borcunu ödemeyi unutan, işlerinizin nasıl gittiğini hiç sormayan ve hep dert yanan bir arkadaşınız var. O zaman yeri gelince ona “Elini kalbine koy”, değişme zamanı geldi diyebilirsiniz. Bunu söylerken gerçekten elinizi kalbinizin üzerine koyabilirsiniz. Bizde de “elini vicdanına koy” demez miyiz?
Bu deyişi kelime kelime aynen anlamak mümküdür. Örneğin hep size olan borcunu ödemeyi unutan, işlerinizin nasıl gittiğini hiç sormayan ve hep dert yanan bir arkadaşınız var. O zaman yeri gelince ona “Elini kalbine koy”, değişme zamanı geldi diyebilirsiniz. Bunu söylerken gerçekten elinizi kalbinizin üzerine koyabilirsiniz. Bizde de “elini vicdanına koy” demez miyiz?
9. «Прикусить язык» (Prikusit yazık – Dil ısırmak).
Bazen birisi öyle canınıza tak eder ki içinizde ne var ne yok yüzüne söylemek istersiniz. Ancak bunu duygusallığa yenilip yaparsanız her şeyi tamamen berbat etme riski de vardır. Bu yüzden eğer amirinize bağırmak istiyorsanız, ‘dilinizi ısırmak’, yani kendinizi frenlemek daha “makul” olacaktır. Sonra, her şeyi iyice düşününce sakin sakin konuşmak daha iyi olabilir.
Bazen birisi öyle canınıza tak eder ki içinizde ne var ne yok yüzüne söylemek istersiniz. Ancak bunu duygusallığa yenilip yaparsanız her şeyi tamamen berbat etme riski de vardır. Bu yüzden eğer amirinize bağırmak istiyorsanız, ‘dilinizi ısırmak’, yani kendinizi frenlemek daha “makul” olacaktır. Sonra, her şeyi iyice düşününce sakin sakin konuşmak daha iyi olabilir.
10. «Глаза горят» (Glaza garyat – Gözler alev alev).
Uzun süre iş aramışsanız ve hiçbir iş, mesela, maaş az olduğu, ilginç olmadığı, kariyer perspektifi olmadığı için size uygun değilse moraliniz bozulabilir. Birden karşınıza istediğiniz bir seçenek çıkıverir: İşte bu iş uzun zamandır aradığınız iştir. Görüşmeye gidersiniz ve sizi hemen işe alırlar. Nedeni işverenin ‘Gözlerinizin alev alev’ olduğunu görmesindedir: Çarpışmaya, çok ve verimli çalışmaya hazır olduğunuz anlaşılmaktadır. En önemlisi de budur!
Uzun süre iş aramışsanız ve hiçbir iş, mesela, maaş az olduğu, ilginç olmadığı, kariyer perspektifi olmadığı için size uygun değilse moraliniz bozulabilir. Birden karşınıza istediğiniz bir seçenek çıkıverir: İşte bu iş uzun zamandır aradığınız iştir. Görüşmeye gidersiniz ve sizi hemen işe alırlar. Nedeni işverenin ‘Gözlerinizin alev alev’ olduğunu görmesindedir: Çarpışmaya, çok ve verimli çalışmaya hazır olduğunuz anlaşılmaktadır. En önemlisi de budur!
Derleyen: İgor RYABTSEV, Çeviren: Metin UÇAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder