Sanat hayatında 50. yılını kutlayan Ataol Behramoğlu, “Rus edebiyatı ve kültürü beni çok etkiledi. Rus edebiyatının hem okuru hem de çevirmeni olmak beni her zaman mutlu etmiştir” dedi. Şair, Türk edebiyatının ise Rusya’da yeteri kadar bilinmediğine dikkat çekti.
RUS EDEBİYATININ HEM OKURU
HEM DE ÇEVİRMENİ…
Ataol
Behramoğlu’nun sanat hayatında Rus edebiyatı ile Rusçanın ayrı bir yeri ve
etkisi var. Şair, 70li yılların başında Moskova Devlet Üniversitesi’nde stajyer
olarak Rus Edebiyatı çalıştı. Ardından Puşkin, Lermantov, Gorki, Çehov ve
Turgenyev gibi birçok Rus yazarın eserini Türkçeye kazandırdı.
Behramoğlu,
2007 yılında Rusçaya emeklerinden dolayı Puşkin Madalyası ile ödüllendirilirdi.
“Rus edebiyatı ve kültürü beni çok etkiledi. Rus edebiyatının hem okuru hem de
çevirmeni olmak beni her zaman mutlu etmiştir” diyen Behramoğlu, ‘Zamanımızın
Kahramanı’ eserini Türkçeye çevirip Lermanrov külliyatını tamamlayacağı
müjdesini de verdi.
‘RUS OKURLARI TÜRK
ŞİİRİNDEN HABERSİZ’
Türk
edebiyatının, özellikle de Türk şiirinin Rusya’da yeteri kadar bilinmediğine
dikkat çeken sanatçı, “Türk edebiyatı Rusya’da bir zamanlar daha iyi
biliniyordu. Daha çok çeviri vardı, şimdi azaldı. Dolayısıyla Türk edebiyatının
yeterince tanınması sözkonusu bile değil. Orhan Pamuk Nobel Ödülü almasa onu
Rusçaya çevirmek herhalde kimsenin aklına gelmezdi. Hele Türk şiiri hakkında
hemen hemen sıfır noktasında bilgi var. Nazım Hikmet sayesinde biraz tanınıyor”
diye konuştu.
Sputniknews
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder