Kaynak: http://turkish.ruvr.ru/
Geleceğe dair en renkli hayallerin büyülü bayramı olan yeni yıla çok az bir zaman kaldı. 31 Aralık’ı 1 Ocak’a bağlayan muhteşem gecede milliyet, sosyal statü ve siyasi düşünceden bağımsız olarak hepimiz tek bir hayali yaşıyoruz: ‘‘Yeni yılda biraz daha mutlu olmak’’.
Rusya’da yeni yıl kutlamaları 15. yüzyılın sonlarında başladı. Ancak kutlamalar, 1 Ocak tarihinde değil, Büyük Moskova Prensi 3. İvan’ın emri ile 1 Şubat’ta yapılıyordu. Her yıl, bu tarihte gerçekleştirilen kutlamalarda halk, Kremlin’de bulunan Katedral Meydanı’nda toplanıyor, Çar ve beraberindekiler bir kutlama alayı eşliğinde saraydan dışarı çıkıyordu. Ardından dini ikonlar, haçlar ve flamalar taşıyan din adamlarına başkanlık eden Patrik, Çar’a yaklaşmak suretiyle kendisini kutsayıp, hükümdarına sağlık diliyordu. Daha sonra dini tören başlıyor ve bu törenin ardından Boyarlar ve Ortodoks Kilisesi’ne mensup dini liderler sırayla Çar’ı ve Patrik’i kutluyordu.
Rusya’daki geleneksel yaşamı Avrupa tarzına göre yeniden şekillendiren Büyük Rus Çarı ve Reformcu 1. Petro, 1699 yılında aldığı kararla takvimde Avrupa ile eşzamanlı olarak hareket edilmesi talimatını verdi. Bu andan itibaren, yeni yıl kutlamaları da Eski Rus Devleti’nde olduğu gibi Dünya’nın yaratılış tarihini değil, tıpkı Avrupa’da olduğu gibi Hz. İsa’nın doğum tarihi esas alınarak kutlanmaya başlandı. 1. Petro imzaladığı özel bir emirle yeni kutlama tarihini onayladı: ‘‘Rusya’da yeni yılın başlangıcı farklı bir tarih olarak kabul edildiği için şu andan itibaren insanların kafalarının karıştırılmasına son verilmesini ve ülkenin her yerinde yeni yılın başlangıcın 1 Ocak olmasını, bunun iyi bir başlangıç ve memnuniyetin işareti olması için ise insanların işlerinde ve aile yaşamlarında refah ve mutluluk dilemek suretiyle birbirlerini kutlamalarını emrediyorum’’.
Söz konusu emrin yayımlanmasından sonra Çar, Moskova’da şimdiye kadar görülmemiş bir kutlama ve festival düzenlemeye karar verdi. 31 Aralık tarihinde gece saat 12’de Kızıl Meydan’a çıkan 1. Petro, elindeki meşale ile gökyüzünü renklendirecek olan ilk havai fişeğin fitilini ateşledi. O gece Moskova semalarına fırlatılan yüzlerce farklı havai fişekle gökyüzü rengarenk oldu. Festival ve şenlikler 7 gün boyunca devam etti. Böylece 1 Ocak 1700 tarihinden itibaren, yeni yılbaşı kutlama zamanı nihai olarak Rus takvimine yerleşmiş oldu.
1917’deki Ekim Devrimi’nden sonra Sovyet Hükümeti, Noel’den ayrı olarak yeni yıl kutlamalarına herhangi bir yasak getirmemiş, hatta bizzat Vladimir İliç Lenin, işçi çocukları için proleter yılbaşı ağacı festivalleri ve bu festivaller kapsamında konserler ve özel eğlenceler düzenlenmesini emretmiştir. Fakat Lenin’in 1924 yılında hayata veda etmesinin ardından, iktidarın Yılbaşı Bayramı’na olan yaklaşımı değişmiştir. Komünist ahlaki prensiplerin gayretli savunucuları, bu bayramı bir ‘‘burjuva kalıntısı’’ olarak yaftalamış, yılbaşı ağacı süsleme geleneğini protesto eden ve kafası karışmış işçilerin yazdıkları mektuplar, Sovyet gazetelerinde yayımlanmaya başlanmıştır.
1930’lu yılların ortalarına doğru iktidarın öfkesi merhamete dönüştü. 28 Aralık 1935 tarihinde, ülkenin en büyük komünist gazetesi olan Pravda’da yayımlanan makale ile halk, yeniden yeni yılı kutlamaya çağrıldı. Makalenin yazarı, yayımlanan yazısında, ‘‘Sovyet Ülkesi’nin işçi çocukları neden bu harika eğlenceden mahrum bırakılmaktadır?’’ diye soruyordu. Bu tarihlerde Pravda’da yayımlanan herhangi bir makale, bilgilendirme ya da tespit, ‘‘Parti’nin derhal uygulanması gereken bir emri’’ olarak kabul edilmekteydi. Makalenin yayımlanmasından hemen bir gün sonra, ‘‘Öğrencilerin 1936 yılbaşını kutlamaları hakkında kararname’’ Hükümet tarafından imzalanıyor, ülke genelindeki tüm fabrikalara çocuklar için yılbaşı hediyeleri hazırlanması için emirler gönderiliyor ve tüm halk pazarlarında yılbaşı ağacıları satışa çıkıyordu. Sovyet gazeteleri de o tarihe kadar sürdürdükleri tutumu ani bir şekilde değiştirmek suretiyle, yılbaşı ağacı süslemeleri, yeni yıl kutlamaları ve halk eğlenceleri hakkında makaleler ve haberler yayımlamaya başlıyordu. Bu suretle yeni yıl, Sovyetler Birliği’nin komünist ideoloji ile bağlantılı olmayan, Stalin Dönemi çocuklarının gri fonlu yaşamlarına renk katan tek bayramı haline geliyordu.
Sovyetler Birliği’nde 31 Aralık’ta kutlamalar yapılsa da, 1 Ocak tarihi normal iş günü olarak kalmaya ve bir gün önce kutlama yapan insanların hayatlarını zorlaştırmaya devem etmişti. İktidar ancak 1948 yılında halkın taleplerine kulak vermek suretiyle 1 Ocak tarihini resmi tatil ilan etti. 1992 senesinde Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından, Ruslar, 2 Ocak tarihinde de dinlenme hakkını elde etti. 2005 yılından itibaren ise 1 – 5 Ocak tarihlerini kapsayan ve Dünya’nın tek yeni yıl tatili olan resmi tatil Rusya’da kabul edilerek yürürlüğe girdi. Hafta sonu ve Noel de hesaba katıldığı zaman, Ruslar bu zaman zarfında bir haftalık bir tatil yapmaktadırlar.
Buraya kadar anlatılanların dışında, Rusların bir de ‘‘eski’’ Yeni Yıl Bayramı var. Bu geleneğin halen sürdürülüyor olmasını 1918 yılında Julian takviminden Gregoryen takvimine geçen Sovyet Hükümeti’ne borçluyuz. Bu iki takvim arasındaki fark 13 gün olduğu için Rusya’da 13 Ocak’ı14 Ocak’a bağlayan gece, eski takvime denk gelen ikinci bir yeni yıl kutlaması yapılır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder