©KinoPoisk.Ru
|
Faridun Usmanov
Kaynak: http://turkish.ruvr.ru/
Sosyologlar, Rus-Türk evliliklerinin ve bu tür evliliklerden doğan çocuk sayısının arttığını kaydediyor. Bazı aileler Türkiye’de, bazıları da Rusya’da yaşamayı tercih ediyor. Ancak her iki durumda de anne babalar, çocuklarına iki dil öğretme sorunuyla karşı karşıya geliyor.
Dil öğrenmenin başlıca araçları dil ortamı ile aile içi iletişimdir. Bu süreçte büyük rolü ayrıca genel olarak telekomünikasyon teknolojileri, özellikle de çizgi filmleri oynuyor. Türkiye vatandaşıyla evli olan Filoloji Dr. Yevgeniya Larionova şunu söylüyor:
'Çocuk çizgi filmleri sayesinde daha güzel bir şekilde yabancı dil öğrenebilir. Bence yabancı dil öğreniminde çizgi filmlerin birincil yeri vardır. Örneğin, benim çocuğum aynı zamanda hem Rusça hem de Türkçe konuşan bir çocuk. Rusya’da yaşadığımız için tabii ki kitap okurken veya çocukla çizgi film izlerken daha çok Rusçayı tercih ediyoruz ama Türkiye’den uzak kaldığımız için Türk çocuk televizyon kanallarının çizgi filmlerini de izletiyoruz çocuğumuza. Örneğin, tercih ettiğimiz bir program TRT-Çocuk kanalında çıkan ‘Keloğlan massalları’. Bence çok eğitici ve aynı zamanda kültür tanıttıcı bir filmdir. Aslında biz günümüz anne babaları çok şanslıyız. Çünkü anne babamızın bize yapamadığı şeyleri şimdi artık çocuklarımıza yapabiliriz. Mesela farklı elektronik cihazları varken biz internet sayesinde çocuklarımız için en güzel örnekleri seçerek çocukların hem dillerini hem de dünya görüşlerini zenginleştirebiliriz. Çocuklarımız da çok şanslı. Kaliteli malzemelerden onlar da faydalanır ve aynı zamanda iki dil öğrenebilirler. Aynı şekilde Türkiye’de büyüyen Rus-Türk çocukları da Ruşçalarını geliştirmek için ve Rus kültürü ile daha yakından tanışmak için bizim hem eski hem de yeni çizgi filmleri seyredebilirler'.
Türkiye’de çizgi film yapımcılığı, oldukça kısa bir zaman önce gelişmeye başladı. Türkiye’de şimdilik yabancı çizgi filmleri yerli filmlerden daha popüler. En azından sayıca daha fazla olması nedeniyle. Günümüzde Türk yapımcılar, neredeyse tüm gücünü yabancı çizgi filmlerini Türkçeye çeviriye ve seslendirmeye harcıyor.
Moskova’daki Türk şirketlerinden Colin’s Halkla İlişkiler Müdürü Kubeysi Tarhan, Türkiye’nin iyi çizgi film eksikliğinin büyük bir olumsuzluk olduğunu söyledi:
'Farklı bir ülkenin versiyonu olan çizgi filmler her zaman o ülkenin sosyal yapısını ön plana çıkarır. Bizim mesela izlediğimiz filmlerde genelde ‘Tom ve Jerry’ mesela çok beğendiğim bir filmdi, şidet ön planda idi her zaman ama biz şiddete gülerdik sadece. Çünkü o şiddeti espiri ile kamufle ederek biz çocuklara gösteriliyordu. Hani bu konuda eğer eleştirmek gerekiyorsa bence bu bir eksi. Ama Türkiye’de o zamanlarda bunun eksi veya artı olduğunu tartışacak bir ortam yoktu. Çünkü aile yapısı buna çok müsaıt değildi. Televizyonlar zaten tek kanallı çift kanallı televizyonlar vardı. Televizyon izlemek sadece bir zevk olduğu için çizgi filmin iyisi veya kötüsü ayırt edilmezdi çünkü alternative yoktu, seçim hakkı yoktu.
Amerikan çizgi film sektörü içerisinde güzel çizgi filmler de vardır. Hani eğitici ondan sonra gerçekten topluma sağlıklı bir birey yetiştirme adına yapılan çizgi filmler de vardır. Hani burada ben Rus çizgi filmlerini kesinlikle sadece izletiririm, Japon çizgi filmlerini kesinlikle sadece izletiririm veya Fransız çizgi filmlerini sadece izletiririm diyemem. Çünkü çok beğendiğim Rus çizgi film sektöründe bile beğenmediğim unsurlar da var. Mesela ben de ilk kez şaşırdım Rusya’da gördüm. Hani çizgi filmleri çok seviyorum ama bir gün mesela ilk kez televizyon ekranında Nu Pogodi diye adlandırılan bir çizgi filmde oradaki iki kahramandan birisinin ağzında sürekli sigara taşınmış olması mesela beni çok şaşırtmıştı. Neden? Çünkü birçok ülkede bırakın çizgi filmlerde sigaranın içkinin alkolün tasnifi yapılsın tam tersi filmlerde dahi artık sansürleri yapılıyor. Yani gösterilmemeye çalışıyor. Ama burada yaşları 3 yaş ve üzeri çocuk izleyici kitlesi için yapılmış bir çizgi filmden bahs ediyoruz'.
Doğrusu söylemek gerekirse, “Nu Pogodi!” (Sana gösteririm!) çizgi dizisi ilk kez l969’da gösterildi ve o zamanlar ekranlarda sağlıklı yaşamı kimse düşünmüyordu. Öte yandan, 1 Eylül 2012 tarihinde, “Çocukların sağlığı ve gelişimini olumsuz yönde etkileyebilecek bilgilerden korunması hakkında” kanun yürürlüğe girdi ve kanun gereği “Nu Pogodi!” çizgi dizisinden sigara sahnelerin bulunduğu bölümlerin gösterilmesine sınırlamalar getirildi.
Ancak “Nu Pogodi!”, Soyuzmultfilm stüdyosunun en popüler çizgi filmlerden biridir. Dünyanın dört bir yanında on milyonlarca severi var. Senaryo yazarları kurdu, ayıplanacak değişik yanları olan kötü kahraman, tavşanı ise spor ve eğitim ile uğraşan, kültür etkinliklerine katılan ve örnek gösterilen iyi kahraman olarak gösterdi.
Yevgeniya Larionova, çocukluğundan beri bu çizgi filmini diğer Rus çizgi filmleri ile birlikte seyretmekten zevk aldığını söyledi:
' Bizim gerçekten çok zengin çizgi film hazinemiz vardı ve hala da var. Buna güzel bir örnek ‘Soyuzmultfilm’ studyosunda çekilen 1500’den fazla çizgi film. İnanılmaz bir rakam çizgi filmler için. Soviyetler zamanındaki animasyon geleneklerimiz bize gerçekten çok zengin, çok güzel bir miras bıraktı – çizgi film mirası. Bu miras arasında Rus klassik masal ve edebiyat eserlerinin yanında Dünya klassikleri de vardı. Daha sonra Sovyet çocuk edebiyatından da bazı eserler eklendi ve çizgi film mirası böylece oluşturuldu. Ayrıca serrettiğimiz bu çizgi filmler çok kaliteliydi ve buna özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum. 1930’lu ve 1940’lılarda çekilen ve daha sonra bizim bu zengin gelenek çerçevesinde yapılan çizgi filmler Disney Studyosu’nun filmleri ile yarışabilecek kadar güzel ve kaliteliydi. Ben kalite derken hem çizilen imajlar, senaryoları ve hem müzikleri açısından bakıyorum. SSCB dağıldıktan sonra da Disney studyosunun çizgi filmleri ile tanıştık. Tabii biz de butün dünya çocukları gibi o çizgi filmlerinin kahramanlarını sevdik. Ama bence o sevginin büyük payı Disney filmlerin çok bölümlü olmasına bağlıdır. Çünkü bizim bildiğimiz Rus çizgi filmleri ağırlıklı olarak tüm metrajlı idi. Biz de bu formata alıştığımız için yeni formatla karşılaşınca doğal olarak ilgi gösterdik Disney filmlerine.
Rusya’da bunun gibi çok bölümlü çizgi filmlerimiz da vardı. Ama her hafta sonu çocukları televizyonun karşısında toplayacak kadar film yoktu.
Son zamanlarda ise Rusya’da biz aslında çok gurur verici bir şeye tanık oluyoruz. Kasıt hem bizim Rus animasyonculuk geleneklerini devam ettiren hem de yeni dünya standartlarına göre yapılan çizgi filmler, yani yeni teknolojilerle yapılan Rus çizgi filmleridir. Son zamanlarda Rus televizyon kanallarında bunun gibi birçok çizgi film çıktı. Örnek olarak bazı isimleri vermek isterim. Ilk olarak tabii ki son zamanlarda büyük bir ilgi toplayan ‘Masha i Medved’ yani ‘Maşa ve Ayı’ adlı çizgi filmidir. Bu çizgi film Youtube’te izleyici sayısı açısından her gün rekor üzerine rekor kırıyor, çünkü günlük izleme sayısı artık 1 milyonu aşmaktadır. Şunu da mutlaka söylemem gerekir ki ‘Maşa ve Ayı’ çizgi filmi artık yurt dışında da gösteriliyor. Ve burada çok interesan bir şey daha var. Yalnız Ukrayna ve Beyaz Rusya gibi Rusça konuşulan ülkelerde değil artık Fransa ve Kanada gibi ülkelerde de gösteriliyor ve büyük ilgi topluyor.
Bu acaba ne anlamına geliyor? Demek ki bu çizgi filmdeki mizah duygusu olsun gösterilen karakterler olsun problemler sorunlar ve başka şeyler olsun sadece Ruslara ait değil. Butün bunlar ulusal sınırları aşıyor ve başka kültürlere de ulusal üstü değerleri tanıyan bir çizgi film oluyor.
Bir başka örnek ‘Fiksçikler’ (‘Fiksiki’) adlı çizgi film. Bu çizgi film aslında yeni formatta yapıldı. Bu formatın adı eduteintment, yani hem eğlendirici hem de eğitici çizgi filmidir. Bu çizgi film de çok kaliteli ve gerçekten sadece Rus değil bence tüm dünya çocuklarının seyretmesine değer bir çizgi filmdir'.
10 yıldan fazladır Rusya’da yaşayan Kubeysi Tarhan, Rus çizgi filmlerini seyrediyor ve çok seviyor. Çocuğu için tercihlerinin ne olduğu sorulunca hiç tereddüt etmeden şu yanıtı verdi:
'Benim 4 yaşında bir kızım var. Rusya’da yaşıyoruz. Tercihiniz hangi dilden çizgi film izletmek ise hemen söyleyebilirim – Rusça. Neden? Çünkü kızım eğer şu an Rusya’da yaşıyorsa ve eğitimini ve gelişimini şu an bu coğrafyada bu kültürde sürdürüyorsa bu kültürün anlayışından uzak olmaması lazım, kendisini soyutlamaması lazım. Ondan dolayı tercihim Rus çizgi filmlerinden yana. Ancak parallel olarak tabii Türkçesini ilerletmesi adına da Türkçe çizgi filmleri de zaman zaman kendisine izletiyoruz. İkincisi de gerçekten de eğer Türkiye’deki çizgi film sektörü ile Rusya’daki çizgi film sektörünü karşılaştırırsak şöyle bir gerçek var Rus çizgi filmleri gerçekten daha zengin. Çünkü tarihsel olarak Rusya’daki çizgi film sektörü daha önce başlamış ve daha profesyonel anlayışta yol almış. Bu anlamda Türk çizgi filmleri ve Türkçe çizgi filmleri biraz daha zayıf kalıyor. Hani zenginlik açısından da tercihim şu anda Rus çizgi filmlerden yana'.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder