Kaynak:
http://www.turkrus.com/
Duyanların çoğuna "şehir efsanesi" gibi gelse de,
bilimsel olarak ispatlanmış bir gerçek: Başkent Moskova'nın 500 metre altında
başlayan ve büyüklüğü "Karadeniz'in iki katı" olarak hesaplanan bir
"yeraltı denizi" var. Bu tuzlu su kütlesinin yaratabileceği olası
riskler bir kez daha medyanın gündeminde. 1930'lu yıllarda petrol arama
çalışmaları sırasında keşfedilen bu "deniz", Moskova için tehdit
oluşturuyor mu? Moskovskiy Komsomolets gazetesi bu sorunun yanıtını aradı.
Rus kaynaklarına göre "Moskova Denizi"nin keşfi
bir tesadüf eseri: Ünlü jeolog İvan Gubkin, Stalin'in emri ile Moskova
çevresinde petrol aramaya başlayıp, yer altı denizini keşfetmiş.
Jeolojik olarak Devon döneminde oluştuğu belirlenen denizin içerdiği su kütlesi Karadeniz'in iki katından fazla.
Şehrin altında yer yer 500 metre derinliğe kadar yükselen denizin büyük bir bölümü ise 5 ile 30 kilometre aşağıda. (Devoniyen Dönem, Paleozoik zamanın dördüncü alt bölümü olarak Devoniyen kayaç sistemlerinin oluştuğu jeolojik zaman dilimidir. Günümüzden 417 milyon yıl önce başlayıp 354 milyon yıl önce sona erdiği kabul edilir.)
Uzmanlar suyun yeryüzüne en yakın olduğu bölgelerin Belaruskaya ve Novoslabodskaya metroları çevresi olduğunu vurguluyor.
Araştırmalara göre, bu su kütlesi üç katmandan oluşuyor. İlki 80-250 metre derinlikteki tatlı içmesuyu. Daha sonra 300-500 metre derinliğinde "maden suyu" bulunuyor. 1000-2000 metrede ise Kızıl Deniz'in suyuna yakın tuzluluk oranında bir katman var. Sovyet devrinde bilinen Moskovskaya maden suyunun, Ostankino bölgesinde 450 metre derinlikten çıkarıldığı biliniyor.
Gazetenin görüşüne başvurduğu Yer Fiziği Enstitüsü profesörlerinden Vladimir Şevçenko yeraltı denizleri konusunun yeterince iyi bilinmediğini ve Moskova'nın altındaki denizin şehir için tehlike arz edip etmediğinin şimdilik meçhul olduğunu söylüyor.
Jeoloji Enstitüsü'ne bağlı bilim insanları ise sıradan yeraltı sularının toprağın üstü için daha büyük bir tehlike oluşturduğunu aktarıyor. Metro inşaatında şehrin altındaki karstik boşluklarda biriken su kütleleri her zaman dikkate alınmak zorunda. Moskova Doğanın Kullanımı Departmanı verilerine göre de şehrin yüzde 30'luk bölümü 3 metre derinlikte suya doymuş, hatta baskın altında kalmış durumda. Öyle ki Kremlin arazisinde bile toprağın suya gömülmeye başladığı yerler var.
Jeolojik olarak Devon döneminde oluştuğu belirlenen denizin içerdiği su kütlesi Karadeniz'in iki katından fazla.
Şehrin altında yer yer 500 metre derinliğe kadar yükselen denizin büyük bir bölümü ise 5 ile 30 kilometre aşağıda. (Devoniyen Dönem, Paleozoik zamanın dördüncü alt bölümü olarak Devoniyen kayaç sistemlerinin oluştuğu jeolojik zaman dilimidir. Günümüzden 417 milyon yıl önce başlayıp 354 milyon yıl önce sona erdiği kabul edilir.)
Uzmanlar suyun yeryüzüne en yakın olduğu bölgelerin Belaruskaya ve Novoslabodskaya metroları çevresi olduğunu vurguluyor.
Araştırmalara göre, bu su kütlesi üç katmandan oluşuyor. İlki 80-250 metre derinlikteki tatlı içmesuyu. Daha sonra 300-500 metre derinliğinde "maden suyu" bulunuyor. 1000-2000 metrede ise Kızıl Deniz'in suyuna yakın tuzluluk oranında bir katman var. Sovyet devrinde bilinen Moskovskaya maden suyunun, Ostankino bölgesinde 450 metre derinlikten çıkarıldığı biliniyor.
Gazetenin görüşüne başvurduğu Yer Fiziği Enstitüsü profesörlerinden Vladimir Şevçenko yeraltı denizleri konusunun yeterince iyi bilinmediğini ve Moskova'nın altındaki denizin şehir için tehlike arz edip etmediğinin şimdilik meçhul olduğunu söylüyor.
Jeoloji Enstitüsü'ne bağlı bilim insanları ise sıradan yeraltı sularının toprağın üstü için daha büyük bir tehlike oluşturduğunu aktarıyor. Metro inşaatında şehrin altındaki karstik boşluklarda biriken su kütleleri her zaman dikkate alınmak zorunda. Moskova Doğanın Kullanımı Departmanı verilerine göre de şehrin yüzde 30'luk bölümü 3 metre derinlikte suya doymuş, hatta baskın altında kalmış durumda. Öyle ki Kremlin arazisinde bile toprağın suya gömülmeye başladığı yerler var.
Şehir genelinde fazla suların boşaltılmasına her yıl 30 ile
60 milyon ruble para harcanıyor (500 bin - 1 milyon dolar). Vorobyovı Gorı gibi
bölgelerde ise insan hayatını tehdit eden toprak kayması riskleri mevcut.
Şehirde deprem tehlikesi ise minimum düzeyde. Bununla birlikte uzmanlar, hızla
artan yapılaşmanın, jeolojik problemleri tetikleyebileceği konusunda uyarıda
bulunuyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder