NAZIM'IN KALBİ
Yevgeni Yevtuşenko (18 Temmuz 1933 - 01 Nisan 2017)
Usandığım
zaman gerçeklerin yalanından
kaygının
küstah baskısından
tunç
Nazım'ı anımsarım ve sesini
biraz hançeri:
"Merhaba kardeşim
...
Ne o
neden suratın asık öyle?
Boş ver!
Yoksa
şiir takıldı mı bir yerde?
Gel beraber bitirelim.
Para mı
yok?
Çaresine bakarız dert değil
Sevgili
mi yok?
Aldırma buluruz ... "
Oysa
asıl kendisinde bir şey var
içini
yaralayan
yüzünün buruşuklarından
dehşetle akan:
"Hepsi
iyi ya
şu kalp ağrısı ...
Adam
sen de
ağrıyadursun yaşıyoruz ya ...
"
Bazıları
için şiir
bir roldür,
bir dükkancıktır bazıları için
kardır.
Onun
gibileri içinse
ağrıdır şiir
rol değil.
Nazım'ın
kalbi de işte
ağrıdı durdu böyle.
Üzerine
titreyen doktoru bir defasında
hani
pek de güvenmeyerek
demişti
bana:
"Bakın,
demişti,
Keskin konulardan
kaçının ki
ağrımasın
Nazım'ın kalbi..."
İlahi
doktor!
Hastanız gitti.
Fayda
etmedi çabalarınız.
Ama
kalbi
gizli gizli çarparak
devam ediyor ağrımaya
ölümünden sonra da
İçimdeki
acı ağrıyor
Ruslar
için Türkler için ağrıyor
Nazım
gibi mahpusta hür herkes için ağrıyor.
Hapishane
şefkatiyle yetişen o kalp
(ölümden sonra bile)
dinlemiyor doktorları,
korkak
olduğumuz zaman ağrıyor,
neme
lazım dediğimiz zaman
ve
kendisi gibi iyilikle
cesaretle
"Merhaba
kardeşim ... " diyemediğimiz zaman ağrıyor.
Varsın
ağrısın kalplerimiz
hepsi için
yeter
ki ağrımasın
kalbi Nazım Hikmet'in.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder