Fuad
Safarov
Kaynak:
https://medyagunlugu.com/
Moskova’nın merkezine yakın bir kafede eskiden beri
tanıdığım bir kadının dertli dertli anlattıklarını dinliyorum…
Bana, “Ne yapacağımı bilmiyorum” diyor, “Ailem
olmasaydı hemen evlenirdim. Şimdi ise yeni sevgilime aşığım. Her gün bu
ilişkiyi düşünüyorum. Bu ilişki hayatımı değiştirdi. Ben daha önce böyle bir
sevgi yaşamadım… Birbirimizi çok seviyoruz. Kocamdan bu ilgiyi göremiyorum. Ben
bir kadınım, ilgi ve sevgiye her zaman, her dakika ihtiyacım var…”
Aslında Rusya’da bu tür hikayeleri sıkça duymak mümkün.
Televizyonlarda, şov programlarında tartışma konularının ana gündem
maddelerinden biri de eşlerin ihaneti, çiftlerin kendilerine sevgili bulması. Rusya’da
televizyon dizilerinde de ana konulardan biri aldatma.
Yani Rusya’da bugün “lyubovnik” (erkek sevgili) ve
“lyubovnitsa” (kadın sevgili) toplumun en çok tartıştığı konulardan biri.
Özellikle Sovyetlerin yıkılmasının ardından aile içindeki
bu sorunlar daha da artmaya başladı. Rus uzmanlar, Sovyetlerde aile
değerlerinin daha sağlam oldugunu söylüyor.
Peki ailede neden böyle sorunlar yaşanıyor?
Bu soruyu yönelttiğim Rus psikolog Svetlana Komarova’ya
göre, eşini yeni bulduğu sevgilisiyle aldatan kadın veya erkek, önceki
kararını, yani evlenirken eşini tercih etme kararını iptal etmiş, dolayısıyla o
kararını değersizleştirmiş oluyor. Komarova, “Eğer kişi evlilik dışında bir şey
arıyorsa bu, eşinin artık onun için özel bir değere sahip olmaması anlamına geliyor.
İhanetin birkaç nedeni var: Öncelikle cinsel ilişki. Çiftler kendi ihtiyaçları
konusunda anlaşamıyor” diyor.
Rus uzmana göre, bu durumdaki çiftler genellikle çocukların
yetişmesi ve diğer sosyal yükümlülükler nedeniyle evliliğin formalite olarak
korunmasından yana. Komarova, “Aslında ihanet dediğimiz, çiftlerin birbirlerine
verdikleri sözleri ve karşılıklı çıkarlarını göz önünde bulundurmadan paralel
hayatlar yaşaması” diyor.
Komarova’ya göre, eşine sadık kalabilmenin yolu, müstakbel
hayat arkadaşını seçerken bilinçli kararlar verebilmekten geçiyor. Komarova,
“Kimse kendisi için değerli olmayan birine sadık kalamaz. Bu nedenle, sadakatin
temelinde ilişkinin derinliği, bütünlüğü ve her iki ortak için değeri yatıyor.
Evlilik, yalnızca sevginize ve tutkunuza değil, eşinizden başka birini hayal
etmenin mümkün olmadığı durumlarda karşılıklı saygı ve eşitliğe de dayanır.”
Rusya’da uzun yıllar yasayan ve eşi Rus olan bir Türk iş
adamı da ihaneti şöyle yorumluyor:
“Kadın eşinden ilgi ve sevgi göremiyorsa bunları başka bir
erkekte arıyor. Rus kadını çok çalışkan. 1990’li yıllarda Rus kadınları Türkiye
ve Polonya’dan bavullarla mallar getirerek ailesinin geçimini sağladı. Bu bence
büyük fedakarlık. Fakat erkek ona gereken ilgiyi göstermiyorsa kadın ne yapsın?
Burada temel neden ilgisizlik. Rus kadını ilgi ve sevgi bekler. Eğer bu ikisi
varsa, eşine sadık olur ve sahip çıkar.”
Bir başka psikolog, Irina Rahimova da, sıcak ve kibar
sözlerin söylenmemesi ve ilgi gösterilmemesi yüzünden eşlerin sevgili arayışına
girdiğini söylüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder