Moskova

Moskova

4 Nisan 2019 Perşembe

Coca-Cola ve Pepsi'nin SSCB savaşı





SSCB'nin sosyalist düzeni yaşattığı yıllarda, Amerikan kapitalizminin simgesi olan Pepsi ve Coca Cola'nın bu topraklarda satıldığını herkes bilmeyebilir. Pepsi'nin Sovyet lideri Kruşçev'i "kafalayarak" girdiği ve büyük başarı elde ettiği pazara adım atabilmek için Coca Cola da amansız bir mücadele vermişti. İşte bu "cola savaşları"nın arkasında ilginç pek çok öykü var:

Sovyetler Birliği'nin Coca-Cola ile tanışması ünlü devrimci, dış ticaretten sorumlu bürokrat Anastas Mikoyan'ın 1930'larda gerçekleştirdiği ABD ziyaretine rastlar. Mikoyan çok beğendiği bu içeceği Sovyetler Birliği'ne getirmek ister, ancak bu ticaretin yüksek maliyeti politbüro üyesini niyetinden vazgeçmek zorunda bırakır.

Sovyet elitinin bu popüler içecekle yolunun tekrar kesişmesi için II. Dünya Savaşı'nın sonunu beklemek gerekecektir. Muzaffer Sovyet mareşali Jukov'a bu leziz içeceği tanıtan Müttefiklerin komutanı ve müstakbel ABD başkanı Eisenhower'dan başkası değildir. Jukov, Coca-Cola'yı öyle sever ki, şirket daha sonra sadece mareşalin tüketmesi için kızıl yıldız kapaklı "beyaz kola" üretir. Zira Jukov açık açık bir Amerikan içeceği içerken görünmekten çekinmektedir.

ABD Başkanı Richard Nixon'ın 1969'da Moskova'ya yapacağı ziyaret ve ABD uluslar sergisi Ruslara bu kez Pepsi Cola'yı tanıtır. Nixon arkadaşı Pepsi CEO'su Donald McIntosh'a bir iyilik yaparak Kruşçev'i Pepsi standına götürür. Kruşçev Pepsi'yi o kadar beğenir ki oracıkta 6 bardak içer.

RBTH'nin tarihin tozlu raflarından derlediği biliglere göre, Pepsi'nin Kruşçev'in kalbini fethetmesi şirketin 1974'te Sovyetler Birliği'ndeki ilk fabrikasını açmasına giden yoldaki ilk adımdır.


Fabrika Novorossiysk şehrinde kurulur. Sovyetler Birliği uluslarası para sisteminin dışında olduğu için ödemelerde takas usulü geçerlidir. Ruslar üretimde kullanılan özüt karşılığında Amerikalara ünlü votka markası Stoliçnaya'nın dağıtım haklarını verir. 

Pepsi'nin başarısı karşısında dehşete düşen Coca-Cola, bir başka ABD başkanı, Jimmy Carter'dan yardım ister. Carter'ın Sovyet liderlere yakınlığı sayesinde şirket Sovyet pazarına 1979'da Fanta ile giriş yapar.
 
Coca-Cola'nın beklediği altın fırsat ise 1980'de Moskova Olimpiyatları ile gelir. ABD'li sporcuların boykotuna rağmen Coca-Cola resmi sponsor sıfatıyla olimpiyatı destekler ve ülkedeki marka bilinirliğini oldukça yükseğe çıkarır. Şirket Sovyetler Birliği'ndeki ilk fabrikasını 1986'da açar. Sovyetler konsantre madde karşılığında ödemeleri bu kez Lada otomobilleriyle yapar.

Pepsi 1989'da Sovyetlerle yeni bir anlaşma yaparak emekliye ayrılan 17 denizaltı ve 3 savaş gemisi karşılığında konsantre madde satmaya devam eder. Şirketin CEO'su dönemin başkanı baba Bush'un ulusal güvenlik danışmanına "Sovyetleri sizden daha hızlı silahsızlandırıyoruz" diyecektir. Alınan gemiler jilete dönüştürülmek üzere hurdacılara satılır.

Bugün de Rusya'da Coca Cola ile Pepsi'nin amansız rekabeti sürüyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder