Fuad
Safarov, Moskova
Kaynak:
https://medyagunlugu.com/
Türk-Rus ilişkilerinin tarihinden bahsederken çoğunlukla
herkesin aklına iki ülke arasında yıllarca süren savaşlar geliyor.
Türk-Rus diplomatik ilişkilerinin resmi başlangıç tarihi 1497. Bu tarihten
sonra, 1677 - 1918 yılları arasında Osmanlı ve Rusya imparatorlukları 13 defa
savaştı. Türk-Rus savaşlarının kaba bir hesapla 50 yıllık bir süreci
kapsadığını varsaysak bile kalan 470 yılı aşan dönemde ilişkilerde çeşitli
olumlu gelişmelerin yaşandığını söylemek mümkün.
Öncelikle Osmanlı’dan çeşitli vesilelerle Rus çarlarına gönderilen hediyeler
iyi ilişkilerin örneklerden biri. Kremlin Sarayı Müzesi'nde sergilenen bu
hediyeler 16. ve 17. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu ve Moskova Çarlığı
arasındaki dostluk ilişkilerini gösteriyor. Bu tarihlerde Rus çarları Osmanlı
padişahları tarafından gönderilen çok sayıda hediye aldı. Hediyeler arasında
altın silahlar, kılıçlar, zırhlar, altın takımları, kaftan kumaşlar gibi tarihi
eşyalar da bulunuyor.
Kremlin Sarayı Müzesi Genel Müdürü Yelena Gagarina da 2017 yılında Moskova'da
Tsaritsino Müzesi'nde "Alev ve Şark Mutluluğu: 1760 - 1840'ların Rus
Kültüründe Türk İzleri" konulu serginin açılış törenindeki
konuşmasında, "Türkiye bizim için tarihte sadece savaş ve sürekli
çatışma yeri olarak algılanmamalı. Türkiye aynı zamanda Rusya'da sevilen ve
takdir edilen sihirli baharatlar, muhteşem kumaşlar, güzel kıymetli taşlar
demek. Türkiye bizim için en yakın, en tanıdık ve en sevimli Doğu'dur" demişti.
Bu sözlerin sahibi Gagarina aynı zamanda, uzaya ilk çıkan Sovyet kozmonot Yuri
Gagarin'in kızı.
Rus tarihçi, gazeteci-yazar Mihail Pılyayev de, kaleme aldığı 'Eski Moskova'
adlı kitabında Rusya Çariçesi 2. Katerina ve Osmanlı Sultanı 1. Abdülhamid
arasındaki dostluk ilişkilerini anlatıyor. Yazara göre, 1774 yılında Rusya ve
Osmanlı İmparatorluğu arasında Küçük Kaynarca Antlaşması’nı imzalamasının
ardından dönemin Türk elçisi Abdülkerim Efendi Moskova’da üst düzeyde
ağırlandı. 2. Katerina Sultan 1. Abdülhamid’in altın, pırlantalardan oluşan
çeşitli hediyelerinden çok memnun kaldı. Çariçe yabancılara yazdığı mektubunda
Sultan’la olan samimi ilişkilerini için, “Birçokları kardeş gibi sevdiğim
Abdülhamid ile olan dostluğumuzu kıskanıyor” dedi.
Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya Çarlığı'nın 1798-1800 yılları arasında askeri
işbirliği yapması da ortak tarihin önemli olaylarından biri. Fransa İmparatoru
Napolyon Bonapart 1789 yılında Mısır'ı işgal etti ve o dönem İyonya
Denizi'ndeki yedi büyük adanın statüsü böylece değişti. Adalar Fransa'nın
kontrolüne geçince Ruslar ve Türkler bu durumda endişe duymaya başladı.
Adaların Fransa'dan geri alınması için 1798 yılında Rusya ve Osmanlı ittifak
yapma kararı aldı ve buradaki en önemli kale olan Korfu'nun Fransız
askerlerinden geri alınması için ortak bir plan hazırladı. Nihayet 18-19
Şubat'ta Türk-Rus filosu operasyona başladı. Operasyon sonucunda dördü general
2 bin 931 Fransız askeri esir alındı. Çatışmada 130 Rus, 168 Türk ve Arnavut
askeri hayatını kaybetti. Böylece Rus İmparatorluğu'ndan Amiral Fyodor Uşakov
ve Osmanlı Devleti'nden Kadir Bey'in yönetimindeki müttefik donanmanın
Adriyatik Denizi'ne ve kıyılarındaki kalelere yönelik operasyonları sonucunda
başta Korfu Kalesi olmak üzere bölge Fransa işgalinden kurtarıldı.
1831 yılında Osmanlı İmparatorluğu'nu zor duruma düşüren Kavalalı Mehmet Ali
Paşa isyanı sırasında Rusya'nın Osmanlı'yı kurtarması da ikili ilişkilerin
ilginç olaylarından biri. Mehmet Ali Paşa İstanbul'u işgal etmeye
hazırlanırken, Padişah II. Mahmud, Büyük Britanya ve Fransa'dan yardım istedi.
Fakat Fransa'nın Mehmet Ali Paşa'yı desteklemesi, İngiltere'nin de Osmanlı'nın
iç işlerine karışmak istememesi üzerine Padişah, Rusya Çarı 1. Nikolay'dan
yardım istemek zorunda kaldı. Rus tarihçilerine göre, Rusya, Amiral Mihail
Lazarev yönetimindeki donanmasını İstanbul kıyılarına gönderdi. Rusya ile
Hünkar İskelesi Antlaşması 8 Temmuz 1833 yapıldı ve Rus donanması İstanbul'a
demirledi.
Rus tarihçilerine göre, Çar 2. Nikolay’a dönemin Osmanlı Sultanı hediye olarak
Türk tütünü gönderiyordu. Rus çarının Türk tütün tutkunu olduğu da
biliniyordu.
Çar 2. Nikolay’ın, 1913 yılında Osmanlı’nın Rusya Büyükelçisi Türkhan Paşa’ya
(1846-1927) hediye ettiği faberge enfiye kutusu, Londra’daki Christie's
müzayede evinde 2010 yılında 937 bin sterline satılmıştı. Rus Çarı, dönemin
Rusya başkenti St. Petersburg’daki büyükelçilik görevinin beşinci yılını
tamamlaması dolayısıyla Türk diplomatı ödüllendirerek onurlandırmıştı. Rus
tarihçilerine göre, çarın Türk elçisine böyle bir mücevher süslü eşyayı hediye
etmesi iki ülke arasındaki samimi ve dostluk ilişkilerin olduğunu ortaya
koyuyor. Çar Nikolay tabakayı o dönemde Rusya'ya bağlı olan Finlandiya'daki
ustalara özel yaptırdı. Çar 2. Nikolay'ın resmi bulunan tabaka elmas taşlar ve
altın çerçeve ile de süslü. Rus tarihçilerine göre kutunun Avrupa’ya kadar
nasıl gittiği ise bir muamma.
Rus tarihçi yazar Prof. Dr. Rudolf İvanov, faberge enfiye kutusuyla ilgili
olarak, “Böyle kıymetli taşlarla süslü bir hediyenin Çar tarafından Türk
elçisine armağan edilmesi şunu ortaya koyuyor: Bazı sorunlara rağmen iki
imparatorluk arasında samimi ve dostluk ilişkileri vardı. Gerçi ertesi yıl
patlak veren Birinci Dünya Savaşı her şeyi alt üst etti” diyor.
Cumhuriyet döneminde de Türk-Sovyet iş birliğine dair önemli sayfalar
bulunuyor. Bunlardan bazıları şöyle:
-SSCB kurucusu Vladimir Lenin'in Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Mustafa Kemal
Atatürk'e Kurtuluş Savaşı sırasındaki askeri ve diğer yardımları,
-Sovyet pilotlarının Türkiye'de eğitim vermesi,
-Sovyetler'in Türkiye'de sanayi tesislerinin inşa etmesi,
-Türkiye'nin Sovyet sporuna yönelik uluslararası ambargoları delerek iş birliği
yapması,
-Soğuk Savaş dönemindeki karşılıklı üst düzey ziyaretler,
-Sovyet dönemi sonrası Türk inşaat firmalarının Rusya'da başarılı
çalışmaları,
-İkili ticaret, turizm, kültürel ve insani işbirliğinin canlanması,
-2004 yılında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ankara'ya yaptığı resmi
ziyaretin, 500 yıllık ilişkiler boyunca Moskova'dan Ankara'ya yapılan lider
düzeyinde ilk ziyaret olması,
-Mavi Akım, Türk Akımı, Akkuyu gibi önemli ortak projeler,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder