Kaynak: rsfmradio.com
Değerli dinleyenler, Rusya’nın Sesi tarafından hazırlanan Kuzey Ekspresi’yle yeniden sizlerleyiz…
Ekspresimiz bu hafta, Moskova’nın 860 kilometre doğusuna ilerliyor ve sizleri pek çok bakımdan benzersiz bir coğrafya olan Mari El Cumhuriyeti ile buluşturuyor… Mari El halkı, paganizmi ve paganizme özgü objeleri yaşamlarının bir parçası olarak koruyan az sayıda Avrupa halkından biridir. Rusya Federasyonu’na bağlı olan Mari El Cumhuriyeti ayrıca paganizm, ortodoksluk ve müslümanlığın bir arada var olduğu benzersiz bir yer… Bu haftaki gezimizde bize Mari El Cumhuriyeti Turizm Komitesi Başkanı Andrey Purtov eşlik ediyor. Andrey Purtov bize ilk olarak, cumhuriyetin, Rusların kulağına bile yabancı gelen, isminin anlamını anlatıyor.
DMİTRİY MALİKOV “KRAY MARİ”
NEDİR 'MARİ'NİN ANLAMI?
“Mari El Cumhuriyeti adını, yerel halkın kendine verdiği isim olan “Mari”den alır. “Mari” yerel dilde “erkek” anlamına gelir. Cumhuriyetin adını oluşturan, yine Mari diline ait olan diğer sözcük “el” ise, “ülke” anlamına gelir. Cumhuriyetin adını, sanıyorum “erkek ülkesi” olarak çevirebiliriz. Mari dili, Fin-Ural Dil Ailesi’ne aittir. Mari El’in topraklarında İsa’dan önceki yüzyıllardan kalma arkeolojik kalıntılar bulunur. 11-12’nci yüzyıllarda Mari halkının sabit yerleşim yerleri oluşmuştur. Yoğun olarak Volga nehrinin sağ yanında yer alan dağlık alanlara ve nehrin sol kıyısındaki düzlüklere yerleşmişler. Mari halkının yerleştiği bu alan, Batı ile Doğu’nun amansız savaşlarına konu olmuştur. Bunun bir sonucu olarak Mari halkı, Düzlük Marileri ve Dağ Marileri olmak üzere ayrı etnik gruplara ayrılmıştır. Mari Bölgesi’nin Rusya Devleti’nin bir parçası hâline gelmesi, Mari halkının yazgısı bakımından belirleyici olmuştur. Mari halkının tarihi bu noktadan sonra, 4-5 asır boyunca Rus, Tatar, Çuvaş ve diğer halkların tarihi ile girift bir biçimde şekillenmiştir.”
KÖKLÜ TARİHİ YANSITAN ANITLAR
Mari bölgesi’nin Rusya’ya bağlı bir yer hâline gelmesinin en önemli sonucu, Mari halkının bir etnik grup olarak korunması oldu. Mari halkı 20’nci yüzyılda devlet yapısına büründü. Mari halkının tarihi yerleşim bölgesinde 1920 yılında Mari Otonom Cumhuriyeti oluşturuldu. Mari El günümüzde Rusya Federasyonu’na bağlı, kendi federal hakları olan bir cumhuriyettir. Mari El’in topraklarında, Mari halkının köklü tarihini yansıtan günümüze dek korunmuş anıtlar bulunur.
Söz gene Andrey Purtov’da:
Söz gene Andrey Purtov’da:
“Mari El’de görülmesini tavsiye ettiğimiz tarihi anıtlardan bazıları; kurgan mezarlar, tunç devrinden kalma objeleri barındıran arkeolojik alanlar, Taş Devri’nin son döneminden günümüze ulaşan Borovskoye yerleşimi ve Volga nehrinin kıyısında bulunan Alamner Dağı’dır. Burada sürülen yaşantının izleri, günümüze kadar ulaşmıştır. Mironosetskaya İnziva Evi’nin de görülmesini tavsiye ederim. 1649 yılında kurulan inziva evi, 17’nci yüzyıl Rus mimari sanatının izlerini taşır. Buranın yakınında kutsal bir pınar bulunur.”
MARİ MUTFAĞI YÜZYILLAR ÖNCESİNDEN
Mari halkıyla ilgilenen araştırmacılar, bu halkın özgünlüğünü ön plana çıkarır. Geleneklerini, dinlerini, köylere özgü ritüelleri koruyan Mariler, herkesi içtenlikle misafir evlerine davet eder. Mari El’de eski usul ahşap bir evde konaklayabilir, balığa çıkabilir, at sırtında gezinti yapabilir, orman yürüyüşleri, kayık gezintileri yapabilir, geleneksel Mari nakşını öğrenebilirsiniz. Marilerin yaşayışlarına dair en saf görüntüleri ise köylerde görebilirsiniz. Mari El’de bir dizi köy bulunur. Buralarda Mari halkına özgü mutfak geleneklerini de yakından görebilirsiniz.
Mari mutfağını, bize yine Andrey Purtov anlatıyor:
Mari mutfağını, bize yine Andrey Purtov anlatıyor:
“Mari mutfağının yüzyıllar öncesine dayanan bir tarihi var. Bu mutfağa ait akla gelen ilk yiyecekler arasında 'sokta' ve 'şırdan' denilen ev yapımı sucuklar vardır. 'Padkogılo', hamuruna yarım ay biçimi verilen mantılardır. Aynı mantı gibi suda haşlanarak pişirilir. Kaz etiyle yapılan, 'krovets' dediğimiz böreklerimiz de unutulmamalı. 'Koman melna' dediğimiz ev usulü krepler, bayramlarda bol bol hazırlanır. İçecekler düşünüldüğünde ise akla ilk olarak kremalı süt, yaban mersini suyu ve çavdar ekmeğinden yaptığımız 'kvas' gelir. Bunlar, hazırlanması kolay ve kendilerine özgü hoş tatları olan içeceklerdir. Bahsettiğim yiyecek ve içecekler, Mari El’in her yerinde bulunabilir. Başkentimiz Yoşkar-Ola’ya gelen misafirlerimize 'Sandal', 'Jiraf' ve 'Na Uspenskoy' restoranlarını önerebilirim. Buralarda Mari El’e özgü yemekler, geleneksel tariflere göre hazırlanır."
Mari El Cumhuriyeti’nin başkenti Yoşkar-Ola; yerel doku, başkente özgü gelenekler ve eski Avrupa stilinin birbirine geçtiği bir yerdir. Yoşkar-Ola’nın kültürel mirasını oluşturan yerler, genel olarak şehrin tarihi bölümünde yer alır. Şehrin mimari yapısı, en deneyimli turistleri bile etkileyecek özelliklere sahiptir.
Sözü yeniden Mari El Cumhuriyeti-Turizm Komitesi Başkanı Andrey Purtov’a veriyoruz:
Sözü yeniden Mari El Cumhuriyeti-Turizm Komitesi Başkanı Andrey Purtov’a veriyoruz:
“Yoşkar-Ola sokaklarında, sayıları her yıl artan bir dizi heykel bulunuyor. Şehrimizin mimari bakımdan en beğenilen noktalarından biri; Malaya Kokşaga nehri, Tsargıradski Caddesi ve Teatralnıy Köprüsü ile çevrelenen 'Naberejnaya Brügge'dir. Yoşkar-Ola sahilinde bulunan bu bölge, taşıdığı mimari benzerlikten ötürü adını, Belçika’nın Brügge kentinden alır. 'Naberejnaya Brügge'de Volga boyunca uzanan renkli binalar, görülmeye değer yapılardır. Köprülerimiz, sahilimiz, Ortodoks kiliseleri, tiyatro binaları; Yoşkar-Ola’nın mimari dokusunu tamamlayan yapılardır. Misafirlerimizin görmeyi istedikleri yerlerden bir diğeri, Patriarşaya Meydanı’nda bulunan '12 Havari' saat kulesidir. Saat kulesinin parçası olan, her biri 1 buçuk metre uzunluğundaki bronz heykeller, İsa ve havarilerini tasvir eder. Binadaki kulelerden birinden çıkan hareketli heykeller, balkondan geçerek diğer kuleye girerler. Bu, her 3 saatte bir olur ve heykellerin balkondan geçişi yaklaşık 8 dakika sürer.”
MUTLAKA GÖRMENİZ GEREKEN YERLER
Yoşkar-Ola’nın Moskova’yı bilen ziyaretçileri, burada tanıdık yapılar görür. Mari El Cumhuriyeti’nin başkentinde, Moskova’nın bazı tarihi yapılarının aynısını görebilirsiniz. Sözgelimi burada, Moskova Kremlini’ne ait Spasskaya Kulesi’nin bir kopyası bulunur. Bu kulede bulunan saat, aynı orijinalinde olduğu gibi her saat başında çalar. Yoşkar-Ola’da ayrıca, eski Rus şehirlerinde bulunan kalelerden en yenisi bulunur. Yapımı 2009 yılında tamamlanan kale, şehrin tarihini yansıtan standlar ve küçük bir şapel barındırır. Küçük denebilecek bir alan kaplayan Mari El Cumhuriyeti, her yerde görülemeyecek bir çeşitliliğe ve doğal zenginliğe sahiptir. Volga nehrinin kıyısında bulunan cumhuriyet, barındırdığı açık hava müzeleri ve tarihi anıtlarla anılır.
Mari El’in bu yönünü, bize yine Andrey Purtov anlatıyor:
Mari El’in bu yönünü, bize yine Andrey Purtov anlatıyor:
“Doğası koruma altında olan 'Başlaya Kokşaga' ve millî parkımız 'Mari Çadra'nın mutlaka görülmesini öneririm. Parkın bitki dokusunu ve diğer güzelliklerini görmek için at sırtında, yürüyerek ya da su yolu üzerinden ilerleyebilirsiniz. Parkımızda 10 tane doğa anıtı bulunur. Bunlardan birisi, 413 yaşındaki 'Pugaçov Meşesi'dir. Bir efsaneye göre, Kazak ayaklanmasının lideri Yemelyan Pugaçov, Kazan’a doğru yol alırken, 1774 yılında bir geceliğine burada konaklar. Pugaçov’un birlikleri yenilgiye uğratıldığında, yanan Kazan’ın görüntüsünü, Pugaçov bu meşenin üzerinden izler.
FİRUZE RENKLİ BİR GÖZ SİZE BAKAR
Yine koruma altında bulunan yerlerden biri olan “Gornoye Zadelye”, Mari El’deki tek el sanatları anıtıdır. Burada, eskiden değirmen taşları yapılan mağaralar bulunur. Mari El’de ayrıca 600 tane göl bulunur. Bu göllerden biri, 'Morskoy Glaz' yani 'Deniz Gözü' dediğimiz göldür. 'Bu göle yükseklerden bakıldığında, yeşil sivri kirpikleri olan yusyuvarlak firuze renkli bir gözün size baktığı hissine kapılırsınız' derler. Göl, havanın durumuna göre, koyu turkuaz ve zümrüt yeşili renklerine bürünür.”
Avrupa’nın en uzun nehri Volga, Mari El topraklarını da besler. Nehrin kıyısına kurulan yerleşim yerlerinden biri, kendine özgü ahşap yapılarıyla bilinen eski tüccar kenti Kozmodemyansk’tır. Mari El’in bu küçük nehir kenti, 1583 yılında çar Korkunç İvan’ın emri üzerine kurulur. Şehir ismini, şifacı aziz kardeşler Kosmas ile Damian’dan alır. Kozmodemyansk; yaşamın yavaş aktığı, bahçelerden yayılan hoş kokularla dolu, kapısı herkese açık olan iyi yürekli insanların yaşadığı ayrı bir dünya gibidir. Şehrin eski taş ya da ahşap binalarının çoğu, günümüzde yaşamını müze olarak sürdürür. Bunlardan bazıları; Tüccarlık Müzesi, Satir Müzesi ve Mizah Müzesidir. Açık Hava Etnografya Müzesi, şehrin görülesi yerlerinden biridir. Mari El’in en gurur duyduğu müzelerden biri olan “Aleksandr Grigoryev Sanat Ve Tarih Müzesi”, yine bu küçük nehir kentinde bulunur. Bu müzede, hem Rus hem de yabancı ressamların eserlerinden oluşan özel bir koleksiyon sergilenir. Volga kıyısında yerini alan bir diğer müze, Rusya’nın en nüfuzlu, soylu ailelerinden biri olan Şeremetevler’in Müze-Evidir.
Bu müzeyi bize, Mari El’i çok iyi bilen Andrey Purtov, anlatıyor:
Bu müzeyi bize, Mari El’i çok iyi bilen Andrey Purtov, anlatıyor:
“Volga kıyısında bulunan Yurino kasabasında; masallardaki şatoları andıran, renkli vitrayları ve cam kubbeli bir kış bahçesi olan bir yapı bulunur. Bu şato, kendine özgü güzelliği ve hakkında anlatılan efsanelerle bilinir. Şeremetevler’in sık ormanların içine yaptırdığı bu şatodan, 'Volga yöresinin incisi' olarak söz edilir. Volga kıyısında bu şato gibi başka bir yapıya, gerçekten de rastlanmaz. Şatonun doğu kanadı, günümüzde otel olarak kullanılır; burada, düğünler ve şirket etkinlikleri gerçekleştirilir.”
YOŞKAR-OLA’YI TANITAN VİDEOSU
Video ve kurgu: Yelena Zlobina
Mari El Cumhuriyeti, geniş konaklama seçenekleri sunuyor. Yoşkar-Ola’nın en beğenilen otellerinden bazıları; “Ludoviko Moro”, “Evrika”, “Virginia”, “Turist” ve butik otel “Stone”dur. Otel odalarının gecelik fiyatları 30 ila 100 dolar arasında değişir. Mari El’in köylerinde ise konuk evlerinde kalınabilir. Buralarda fiyat konusunda pazarlık edebilir, koca bir evi günlük 230 dolara kiralayabilirsiniz.
MARİ EL'E ULAŞIM NASIL SAĞLANABİLİR?
Türkiye’den direkt uçuşların bulunduğu Moskova ve Kazan üzerinden Yoşkar-Ola’ya kolayca ulaşabilirsiniz. Moskova-Vnukovo havaalanı’ndan Yoşkar-Ola’ya düzenli olarak uçuşlar gerçekleşiyor. Moskova’dan tren yolunu kullanarak da Mari El başkentine ulaşabilirsiniz. Moskova’nın Kazan Gar’ından Yoşkar-Ola’ya giden trenler haftanın her günü sefer yapıyor. Otobüs yolculuğunu tercih ediyorsanız, Moskova’dan Yoşkar-Ola’ya 14 saat süren bir otobüs yolculuğuyla da ulaşabilirsiniz. Kazan’a Türkiye’den direkt uçtuktan sonra, buradan Yoşkar-Ola’ya otobüsle ulaşabilirsiniz. Kazan, Mari El’in başkentine 160 kilometrelik bir mesafede bulunuyor.
Mari El, misafir ağırlamayı çok seviyor. Cumhuriyetin Turizm Komitesi Başkanı Andrey Purtov, sıra dışı bir tatil geçirmek isteyen herkesi Mari El’e davet ediyor.
“Mari halkının insanları, güler yüzlü ve iyi yüreklidir; misafir ağırlamak onlara hep mutluluk verir. Yaz aylarında Mari El’de birçok festival düzenlenir. Bunlardan bazıları; çiçek festivali 'Peredeş Perem', müzik festivali 'Peredeş Ayo' ve Rusya’nın dört bir yanından 6 bin konuğun ağırlandığı, Temmuz ayında düzenlenen “Zemlya Predkov”dur. Bizi en gururlandıran etkinlik ise açık hava festivali 'Yaz Günleri'dir. Bu festivali her yıl, Erik Sapayev Opera ve Bale Tiyatrosu düzenler. Arka planda Yoşkar-Ola’nın güzel mimari yapısının görüldüğü noktalarda opera ve baleler sahnelenir. Festivalin organizatörleri bu yıl etkinliği bir adım öne götürdü. Bundan sonra Temmuz ayında 'Yaz Günleri' ismini taşıyan 7 günlük turlar düzenlenecek. Misafirlerimiz bu süre boyunca Yoşkar-Ola ve diğer yerleşim yerlerimizin özel yerleri ile tanışacak. Sözgelimi, Şeremetevler’in şatosunun önünde “Kuğu Gölü” balesi sahnelenecek. Bu özel gösteriler, Yoşkar-Ola ve Mari El’in diğer şehirlerinde gerçekleşecek.”
Rusya’nın kalbinde bulunan, Mari halkının yurdu Mari El Cumhuriyeti, renkli dokusu ve özgünlüğüyle, kendini gören herkeste özel bir his bırakıyor. Mari El, yeni misafirler için kapılarını her daim ardına kadar açık tutuyor. Bu misafirlerden biri de belki siz olursunuz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder