Aydın
Sezer
Kaynak:
http://www.medyagunlugu.com/
ENKA'sız Rusya anlatılamaz. Enka'yı ve büyük sempati
duyduğum Sayın Şarık Tara'yı yeterince objektif olamayacağımı düşündüğüm
için ben anlatmayacağım. Size daha objektif bir gözlem sunmak istiyorum. İşte
bu nedenle, Forbes dergisinden, Nilgün Balcı Çavdar ve Özer Turan'ın
kalemlerine bırakıyorum. Sadece başlık bana ait.
"Japon İmparatoru'ndan aldığı nişan... Hemen altında
Hırvatistan'dan verilen bir başkası, Abdi İpekçi Barış Ödülü... Oldukça geniş
ama sade ofisinin duvarları devlet başkanları tarafından verilmiş nişanlar,
üniversitelerin verdiği fahri doktoralarla kaplı. Hiçbiri olmasa da ofisinin penceresinden
atacağı bir bakış, gurur hissini yaşaması için yeterli. Otomobiller, Boğaziçi
Köprüsü'ne bağlanan Ortaköy Kavşağı'nın üzerinden durmaksızın akıp gidiyor.
ENKA burayı inşa ederken sene 1973'tü. Kurduğu şirket bugün dünyanın her
yerinde milyarlarca dolarlık projeler yürütüyor. Ama o sade biri. Sade ve
babacan. Şarık Tara yaptığı işlere paralel olarak egosu da büyüyenlerden biri
değil. 'Benim yanımda rahat olun çocuklar. Benim yanımda herkes rahattır'
diyor. Karşısındakini kolayca etkileyen samimi biri. Ne yalan söyleyelim,
üzmeyi istemeyeceğiniz türden... Ve hakkındaki bu izlenimleri paylaşacak çok
kişi var.
'Şarık Ağabey öl dese, düşünmeden ölecek yüzlerce mühendis
ve yönetici vardır.' Bu sözlerin sahibi Rönesans İnşaat'ın patronu Erman
Ilıcak, Şarık Tara'nın 'Bizim şirkette çalıştı. İyi bir çocuk. Çok memnun
oluyorum başarılarından' dediği isim. Az buz bir başarı değil sözü edilen. ENKA
Okulu'ndan yetişme Ilıcak bu yıl 'Forbes'un En Zengin 100 Türk' listesinin
milyarderlerinden biri. Ama boynuzun kulağı geçmesine daha çok var.
Erman Ilıcak'ın 'Hepimiz için ağabey gibidir' dediği ve
ENKA çalışanlarının da böyle çağırdığı Şarık Tara listenin tahtında oturan
isimlerden.
ENKA'nın 15 milyar dolarlık piyasa değeri, onunla birlikte
oğlu, ENKA Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Tara'nın da listenin zirvelerinde yer
bulmasına rahat rahat yetiyor.
Performansları sadece Rusya'da etkileyici değil. Nepal,
Mali, Sierra Leone, Kamerun ve Cezayir'de ortağı Amerikalı Cadell ile Amerikan
büyükelçilikleri inşa etti. Bosna Hersek, Sarajevo'da bedeli 100 milyon dolar
olan yeni bir elçilik binası işi daha alındı. Hırvatistan'da otoyolu projesi
tamamlandı ama Romanya ve Arnavutluk'ta otoyol inşaatları devam ediyor. Bunlar
dışında sekiz ülkede daha devam eden projeler var. Cezayir, Kazakistan, Libya,
Romanya, Rusya, Tacikistan, Ukrayna, Umman... Şirket bugüne kadar dünyanın 30
ülkesinde 26 milyar dolarlık 384 proje yürüttü. Tara da soruyor haklı olarak,
'Bir emsal daha gösterebilir misiniz ülkemizden?'
Örneğin zamanın Rusya Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı Oleg
Davidov, Türkiye'ye müteahhit firmaları tanımak üzere geldiğinde Tara'nın ona
ENKA'yı anlatmasına gerek kalmamış. 'Ben kendimizi anlatmaya başladım. ENKA'yı
biliyorum, dedi. Çok şaşırdım. Meğer daha önce Libya'da bulunmuş. Bizim
şantiyenin yakınlarında arabası bozulunca mühendislerimiz ilgilenmiş, ikramda
bulunmuş. Bir araba tahsis etmişler.' Davidov'un Tara'nın sözünü ettiği
ziyareti Rusya ile Türkiye arasındaki doğal gaz anlaşmasının ardından yapılmıştı.
İki ülke arasında, 1987'de yürürlüğe girmek üzere 1984'te imzalanan anlaşmaya
göre Türkiye 25 yıl boyunca Rusya'dan gaz satın alacak, buna karşılık verilen
paranın yüzde 70'i Rusya tarafından Türk şirketlerinin mal ve hizmetlerine
ödenecekti. ENKA, Türkiye ile Rusya arasındaki bu anlaşmadan en çok fayda
sağlayan şirketlerden biri oldu.
Şirket, 1988 yılında adım attığı ülkede bugüne kadar
yüzlerce projeyi tamamladı. Rusya'da halen inşası devam eden 27 projeleri daha
bulunuyor. Sahalin Adası'nda petrokimya tesisi, Moskova ve
St. Petersburg'da alışveriş merkezleri, oteller, fabrikalar, 364 milyon
dolar değerindeki Şeremetyevo Havaalanı'nın üçüncü terminali...
Doğal olarak Şarık Tara Rusya'yı avucunun içi gibi biliyor.
Bu ülkede sanatçısından işadamına tanımadığı kimse de, açamayacağı kapı da pek
yok.
Yolda trafik polisinin çevirdiği mühendislerinin bile ENKA
ismini vermeleri sadece bir uyarıyla yollarına devam etmelerini sağlıyor. Bu
ülkede başka kimsenin kolay kolay elde edemeyeceği bir itibarı var Tara ve
ENKA'nın. Rusya'daki dostlarını saymakla bitmez ama içlerinde en ünlüsü ve
bilineni Moskova Belediye Başkanı Yuriy Lujkov. Lujkov, tam 15 yıldır görevini
sürdürüyor ancak Tara'yla dostluğunun temelleri bundan da öncesine
dayanıyor.
ENKA'nın Rusya'da yaptığı ilk proje Kızıl Meydan'ın tam
karşısındaki tarihi Petrovskiy Pasajı'nın ve bin yataklı İkinci Dünya Savaşı
Muharipleri Hastanesi'nin restorasyonu işiydi. ENKA'nın Rusya serüvenindeki en
kritik dönemeç de bu proje oldu. Bu soğuk coğrafyada yapılacak daha çok iş
olduğuna inanan Tara ilk işinde kendini göstermesi gerektiğini biliyordu.
Projeyi zamanında teslim etmekle yetinmedi, daha iyisini
yapmak, işi daha önce bitirmek istedi. Bu amaçla inşaat için gerekli
malzemeleri sağlayan Moskova Belediyesi'nin kapısını çaldı. Çimento ve demir
gibi malzemelerin belirlenen takvimden önce verilmesini talep etti. Dönemin
Belediye Başkanı Valeriy Saykin'den aldığı ilk yanıt 'Hayır' oldu.
Şansını denemiş ancak hedefine ulaşmamıştı. Tam kapıdan
çıkmak üzereyken o zaman belediye başkan yardımcısı olan Yuriy Lujkov'un
'Emin misiniz 23 ayda bitirebileceğinize?' sorusunu duydu. 'Emin olmasam böyle
bir teklifte bulunmazdım' dediği anı anlatırken gözleri parlıyor. Sonrası ise
ENKA için şaşırtıcı olmayan bir öykü. Proje 30 aylık sözleşme süresinden tam
yedi ay önce bitirildi.
İnşaatın hızı ve kalitesi televizyon ve basında geniş yer
buldu ve şöhret Rusya'daki işlerin gerisini de getirdi. Bugün Rusya
Federasyonu'nun yönetildiği binalarda ENKA'nın imzası var. Rus Parlamentosu
Duma ve Beyaz Saray'ın yenilenmesi projelerini de ENKA gerçekleştirdi.
Rusya'nın kalbinden, Kızıl Meydan'dan başlayan yolculuk bugün dünyanın en ücra
yerlerinden birine Kamçatka ile Japonya arasında yer alan Sahalin'e kadar
uzanıyor.
Tüm bunları bilenler ENKA'nın Rusya'da ihaleye girmeden iş
almasına şaşırmaz belki. Rusya'da işler ENKA'ya teklif ediliyor. Ya da talip
olduğu işi almakta zorlanmıyor. 'Türkiye'de böyle bir şey olsa başımız ağrır'
diyor Şarık Tara. Kendi ülkesinde ihalesiz iş teklif edilse 'Kopartılacak
yaygaraya değer mi?' diye düşünecek gibi konuşuyor.
ENKA'nın gelirlerinin önemli bir bölümünü gayrimenkul
yatırımlarından elde etmesine rağmen Şarık Tara Türkiye'de gayrimenkul
yatırımlarına da pek sıcak bakmadı bugüne kadar. Yaptıkları göz kamaştırıcı
binaları masasındaki kalın mavi ciltli ENKA'nın 50 Yılı isimli kitaptan bulup
gösteriyor.
'Bu Moskova'da yaptığımız Swissotel. Şehrin en yüksek
binalarından biri. Yüzde 56'sı bize ait. Bakın Moskova Uluslararası Müzikevi. İçinde
biri 1 800 kişilik üç büyük salon var.' Hepsi gerçekten heybetli ve göz
kamaştırıcı yapılar. Sayıları da çok fazla. ENKA, restore ettiği yapılar ve
üstlendiği projeler bir yana, Rusya'da emlak milyarderi. Moskova'da ENKA'ya ait
320.000 metrekare kiralanabilir ofis alanı var. Buna ek olarak da kiralanabilir
net alanı 220.000 metrekare olan, 460.000 metrekare brüt alana sahip alışveriş
merkezleri..."
* "Büyük Ruh Şarık Tara", Türkiye Forbes, Şubat
2008. Dergide yer alan söyleşinin kısa bir özetidir. Bu yazıyı özetleyerek
kullanmama izin verdikleri için Forbes dergisine teşekkür ederim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder