Kaynak:
https://turkrus.com/
Eski
Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov 91 yaşında hayata gözlerini
yumdu.
Gorbaçov'un
vefatını bu gece Moskova'daki Merkez Klinik Hastanesi saat 23.28'de duyurdu.
Açıklamada,
“Mihail Sergeyeviç Gorbaçov bu akşam, uzun süren hastalığının sonucu hayatını
kaybetti" denildi.
Haziran
ayında Gorbaçov Vakfı sözcüsü Vladimir Polyakov , Mihail Gorbaçov'un böbrek
hastalığından muzdarip olduğunu ve hemodiyaliz de dahil olmak üzere farklı
tedaviler gördüğünü açıklamıştı.
Gorbaçov'un,
Moskova'daki Novodeviçi Mezarlığı'nda, eşi Raysa Gorbaçeva'nın yanına
defnedileceği bildirildi.
Mihail
Sergeyeviç Gorbaçov'un perestroyka (yeniden yapılanma) ve glasnost (açıklık)
adını verdiği reform çalışmaları Soğuk Savaş'ı bitirdi, ancak bu reformlar
Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin ülkede politik üstünlüğünü kaybetmesine
ve sonrasında da Sovyetler Birliği'nin dağılmasına neden oldu. Gorbaçov 1990'da
Nobel Barış Ödülünü kazandı. Wikipedia'ya göre hakkında en çok eser yazılan ilk
100 kişi listesinde yer almaktaydı.
Gorbaçov
2 Mart 1931'de Kuzey Kafkasya'nın Stavropol bölgesinde Privolnoye köyünde
doğdu. İlk öğrenimini köyünde yaptı. 1952 senesinde Sovyetler Birliği Komünist
Partisi'ne (SBKP) girdi. 1955'te Moskova Üniversitesi Hukuk Fakültesini
bitirdi. Stavropol, Genç Komünistler Birliğinde görev aldı. 1970'te Stavropol
teşkilatı birinci sekreteri oldu. 1971'de SBKP Merkez Komitesi üyeliğine
seçildi. 1978'de tarım sorumlusu olarak sekretaryaya girdi. 1979'da politbüro
yedek üyesi, 1980'de de asil üyesi seçildi. Çernenko'nun 1985'te ölümü üzerine
SBKP Genel Sekreteri oldu. Glasnost (açıklık) ve perestroika (yeniden
yapılanma) politikalarıyla dünyada büyük yankılar uyandırdı. Ekim 1988'de
devlet başkanlığı görevini de üstlendi.
Mihail
Gorbaçov, ülke ekonomisinde gözle görülür bir ilerleme sağlayamadığı için
SBKP'nin reformcu üyeleri tarafından eleştirilmeye başlandı. Ancak çeşitli
ülkelere yaptığı gezilerle dıştaki itibarını artırdı. Çin'e giderek bu ülkeyi
30 yıl sonra ziyaret eden ilk Sovyet lideri oldu. Ayrıca Batı Almanya, Birleşik
Krallık ve Finlandiya'yı da ziyaret etti.
Gorbaçov
iktidara gelince aşırı alkol tüketimine ve yolsuzluklara karşı kampanya açtı.
Halk ve Sovyet yöneticileri ile ilişkileri daha sıklaştırdı. Yönetici kadroyu
gençleştirdi. Dış siyasette Batı ile daha yakın ilişkiler kurdu. ABD Başkanı
Reagan ile Cenevre'de zirve toplantısı yaptı. Silahsızlanma, bilim, kültür ve
eğitim alanlarında bilgi alış verişi için anlaştı (1985).
1986'da
Reykjavik'te, yeniden yapılan zirve görüşmesinde, silahların denetimi
görüşüldü. Fakat ABD Başkanı Reagan, Yıldız Savaşları projesinden taviz
vermediği için silahsızlanma görüşmesinden bir netice alınamadı.
1987'de
iktisadi reformlardan ve dış siyasette izlenecek politikalardan bahsetti.
Glasnost ve perestroika adı verilen reformlar Yüksek Sovyet meclisinde oy
birliğiyle kabul edildi. Temmuz 1987'de Avrupa ve Asya'da yerleştirilmiş olan
orta ve kısa menzilli füzelerin imha edilmesini kabul etti. 1987'de yayımladığı
kitabında reformları geniş kapsamlı olarak açıkladı. Büyük Ekim Sosyalist
Devrimi'nin 70. yıl dönümündeki konuşmasında, Josef Stalin ve Lev Troçki'yi
eleştirdi. 8 Aralık 1987 tarihinde ABD Başkanı Reagan ile orta menzilli
füzelerin imhası anlaşmasını imzaladı.
En
önemli meseleleri SSCB'ye bağlı Cumhuriyetlerdeki milliyetçi hareketler ve
bağımsızlıklarını ilan etmeleri ile maden işçilerinin grevleri oldu.
Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve Türkistan'da silahlı çatışmalar oldu. Doğu
ve Batı Almanya birleşmesini kabul ederek ses çıkarmadı.
ABD
Başkanı George H. W. Bush ile 2-3 Aralık'ta Malta açıklarındaki bir savaş
gemisinde görüştü. 9 Eylül 1990'da Helsinki'de Bush ile tekrar görüştü ve
Amerika Birleşik Devletleri'nden ekonomik yardım istedi. Aralık 1990'da Nobel
Barış Ödülü'nü kazandı.
1990
yılının sonlarında Sovyetler Birliği'nin tüm Cumhuriyetlerine 'Yenilenmiş
Birlik Federasyonu' için referandum çağrısında bulundu. Sovyet liderinin bu
çağrısına, 9 Cumhuriyet olumlu yanıt verdi. 17 Mart 1991 tarihinde Rusya SFSC,
Belarus SSC, Ukrayna SSC, Kazakistan SSC, Kırgızistan SSC, Tacikistan SSC,
Türkmenistan SSC, Özbekistan SSC ve Azerbaycan SSC'nde, Sovyetler Birliği'nin
korunması konusunda referandum (Sovyetler Birliği Referandumu 1991) düzenlendi.
%80 katılımın olduğu referandumda, halkın % 77'si Sovyetler Birliği'nin
korunması yönünde oy kullandı. Diğer altı Cumhuriyette ise Merkezi Hükümetler
oylamayı reddetmesine rağmen, yerel Sovyet konseyleri seçim sandıkları kurdu ve
bu ülkelerde de birlik lehine sonuç çıktı.
Sosyalist
rejimi isteyenler ile kapitalist rejimi isteyenler arasında zor günler
geçirmekteydi. 19 Ağustos 1991 tarihinde Birliğin dağılmasına karşı KGB ve
ordunun desteğini alan en yakın arkadaşı olan Gennadi Yanayev ve 8 arkadaşından
meydana gelen İhtilal Komitesi, Gorbaçov'a karşı darbe yaptı. Yapılan darbe
başarısızlıkla sonuçlandı. Darbecilerin bazıları yurt dışına kaçtı. Darbe
girişimi Mart 1991'de yapılan referanduma göre, 20 Ağustos'ta yapılması
planlanan Yenilenmiş Birlik Anlaşmasının iptal edilmesine sebep oldu. 22
Ağustos 1991 tarihinde Gorbaçov, Devlet Başkanlığını tekrar eline geçirdi. Daha
önce kendisine karşı en büyük rakip olarak bilinen Rusya'ya seçilen Yeltsin
ise, darbede Gorbaçov'u en çok destekleyenlerden olarak darbenin kısa sürede
bastırılmasına yardımcı oldu. Ancak bu durum Yeltsin'in güçlenmesine,
Gorbaçov'un gücünü kaybetmesine yol açtı. Bu durum 1991 yılı sonuna doğru hız
kazandı. Sovyetlerden ayrılan 11 devlet, 8 Aralık'ta bir araya gelerek Bağımsız
Devletler Topluluğu'nu (BDT) oluşturdu. Bu durum Gorbaçov'u tamamen yetkisiz
bıraktı. Bunun üzerine 25 Aralık 1991 tarihinde televizyona çıkarak; Görevimi
kaygı içinde ama umutla bırakıyorum. Herkese iyi şanslar diliyorum. diyerek
görevinden istifa etti. Bundan sonra emekliye ayrılarak çeşitli basın yayın
organlarında yorumculukla meşgul oldu.
Sosyal-Demokrat
Parti'yi kurarak birkaç kez parlamento seçimleri ile devlet başkanlığı
seçimlerine katıldıysa da başarılı olamadı.
Gorbaçov: Küreselleşmiş dünya neden daha
iyi bir dünya olamadı?
1991'de
yıkılan SSCB'nin (Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği) son lideri Mihail
Gorbaçov, mevcut küresel siyasi sisteme sert eleştiriler yöneltmişti. 28
Nisan 2016'da İngiliz Daily Telegraph gazetesi Rusya'yla ilgili yazıların
yer aldığı, 'Manşetlerin Ötesindeki Rusya' adlı bir özel ek yayımlamış, ekin
manşetinde Mihail Gorbaçov'un bir yazısı yer almıştı:
'Nerede hata yapıldı?'
Gorbaçov
yazıda kendisi dahil bazı siyasetçilerin Soğuk Savaş dönemini bitirdiğini, Doğu
ile Batı arasında iyi bir ilişki kurulması hedeflerininse bugün hayata
geçmediğini belirtiyor ve "Neden" sorusuna yanıt arıyor.
Gorbaçov
yazının basında özetle şu görüşleri aktarıyor:
"Küreselleşmiş
dünya 21. Yüzyıl'da, nereye gidiyor? Bugün insanlar bu soruyu git gide artan
bir kaygıyla soruyor. Ben, onlardan biriyim. 1974-1992 yılları arasında
Almanya'da dışişleri bakanlığı ve başbakan yardımcılığı yapan arkadaşım
Hans-Dietrich Genscher ile sık sık şu soruyu soruyoruz: Yanlış giden neydi?
"Ortak
çabaları Soğuk Savaş'ın sonlandırılmasına katkı yapan bir siyasetçiler kuşağı
olarak bizim kuşağımız, görevini yerine getirdi. Ancak sonrasında, bugünün
dünyası neden huzursuz, adaletsiz ve askerileşmiş durumda?
"Küresel
çatışmanın sonlanması ve başta bilgiyle olmak üzere yeni teknolojilerin
yarattığı eşi benzeri görülmemiş imkânların dünyaya yeni bir nefes vermesi, her
bireyin hayatını iyileştirmesi gerekiyor gibi görünmüştü.
"Ancak
gerçek farklı sonuç verdi. Bunun ise kolay bir açıklaması yok."
Gorbaçov
bu konuda asıl olarak Batı'daki bazı siyasetçileri suçluyor:
"Soğuk
Savaş'ta Batı'nın zaferini ilan edenler, yeni ve adil bir güvenlik sistemi
kurmayı reddedenler, günümüz dünyasının durumunun sorumluluğunun büyük bölümünü
taşımaktadır."
'Küresel
dünyaya yönetim kuralları ve yeni bir ahlâk gerekiyor'
Eski
SSCB lideri "Ancak sorun sadece bu değil" diyor ve ekliyor:
"Yeni,
küreselleşmiş dünyanın dünya hâlâ anlaşılmadı ve yorumlanmadı. Yeni yönetim
kuralları ve yeni bir ahlâk gerekiyor. Ancak görünen o ki, dünya liderleri bunu
kavrayamıyor. Günümüzün 'küresel dertlerinin' ana nedeninin burada yattığını
düşünüyorum."
'İnsanların
hem uluslararası alandaki gelişmeler hem de kendi hayatlarıyla ilgili kaygı duyduğunu,
en gelişmiş ülkelerde dahi insanların yaşamlarından memnuniyetsiz olduklarını
ifade ettiklerini' yazıyor Gorbaçov.
Gorbaçov
liderler gibi finansal yapıları da eleştiriyor:
"Bununla
birlikte sorumsuz mali yapılar, küreselleşmeye iyi uyum sağladı ve bundan
faydalandı. Bu yapılar sabun köpüklerine hava üfledi ve havadan milyarlarca
dolar kazandı. Bu milyarlar, onları vergiden saklayan dar bir çevrede yer
buldu. Daha yeni bunun örneklerini gördük. Ve bu, buzdağının sadece görünen
kısmıydı."
Gorbaçov
küreselleşmiş dünyada şu grupların kendilerini çok rahat hissettiklerini
belirtiyor:
"Organize
suç yapıları, uyuşturucu satıcıları, silah tacirleri, büyük göçmen akışlarından
faydalanan gruplar, siber suçlular ve en önemlisi de teröristler."
Dünya siyasetinin
bu sorunlara çözüm bulamadığını belirten Gorbaçov, dünyanın gündeminde olması
gereken sorunlarla ilgili şunları yazıyor:
"Bu
arada yeni bir silah yarışı raundu başladı, ekolojik kriz kötüye gidiyor,
zengin ve fakir ülkeler arasındaki uçurum da, ülkelerin içinde zenginler ve
fakirler arasındaki uçurum da açılıyor. Bunlar dünyanın gündeminin tepesinde
olması gereken sorumlar. Ancak çözülmüyorlar."
Gorbaçov,
bunları çözebilecek BM ve G 20 gibi yapılarınsa hep geç kaldığını, geriden
geldiğini yazıyor ve "Hem uluslararası hem ulusal çapta bir liderlik
kriziyle karşı karşıyayız" diyor.
Son
dönemdeki olumlu gelişmelerle ilgili olarak Suriye'de diyalogun başlamasını
örnek gösteriyor Gorbaçov ve bunun şimdiden Rusya ve Batı arasındaki gerilimi
azaltmaya yardımcı olduğunu belirtiyor.
Gorbaçov'a
göre Ukrayna krizi de diyalogla çözülmesi. Eski lider, ABD Başkanı Barack Obama
ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e bir araya gelip bu konuyu tartışma
çağrısı yapıyor.
Gorbaçov
yazısında sorunların çözümü için bunların küresel bağlamda ele alınmasının şart
olduğunu savunuyor.
Ona
göre günümüz siyasetinin ihtiyaç duyduğu şeylerden bir diğeri ise 'yeni bir siyasi
ahlâkın oluşması'.
'Batı Rusya'yı izole etme girişimlerinden
vazgeçmeli'
Gorbaçov
yazısının son bölümünde Batı ile Rusya arasındaki gerilimde diyalog ve güven
için şu anda asıl olarak Batı'nın adım atması gerektiğini savunuyor:
"Küresel
krizin üstesinden gelinmesinde Rusya'nın pozitif ve önemli bir role sahip
olabileceği ve olması gerektiğine dair ikna olmuş durumdayım. Şimdi, Batı'nın
Rusya'yı izole etme girişimlerinden vazgeçmesi zamanı.
"Bu,
hiçbir zaman sonuç üretmedi. Kişisel yaptırımlar da hiçbir zaman meyve vermedi.
Öncelikle bunların kaldırılması gerekiyor. Aksi takdirde diyalog olmaz, güveni
inşa etmek için şans olmaz.
"Hiç
kimse Rusya'nın, karşılaştığı ekonomik zorluklardan sonra dünyada ikincil bir
rolü kabul edeceğini beklememeli."